Kürt seçmen dünya basınında: Ayrımcılık olmayan bir Türkiye hayal ediyorlar

İngiltere'nin Reuters haber ajansı ve Fransa'nın France24 haber sitesi, 14 Mayıs seçimleri yaklaşırken Diyarbakır, Adana, Maraş ve İstanbul'da Kürt seçmenlerle konuştu.

Abone ol

DUVAR - İngiltere'nin Reuters haber ajansı ve Fransa'nın France24 haber sitesi, Türkiye'deki 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri öncesinde Kürt seçmenler ile konuştu.

Reuters'tan Ümit Özdal ve Daren Butler'ın imzasıyla yayınlanan haberde Diyarbakırlı seçmenlerin değişim iştahlarının arttığı belirtilirken, France24'ten Assiya Hamza, 6 Şubat depremlerinin merkez üssü Maraş'ın yanı sıra Adana ve İstanbul'dan yaptığı haberde Kürt seçmenlerin ayrımcılığın olmadığı bir Türkiye hayal ettiği gözlemini paylaştı.

'KÜRT SEÇMENLER, SEÇİMLERDE BELİRLEYİCİ OLACAK'

Reuters, Diyabakır'daki seçmenlerin görüşlerine yer verdiği analizinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti'nin, iktidarının ilk döneminde Kürtlerin haklarını ve yerel ekonomiyi iyileştirme yönünde attığı adımlar sayesinde Diyarbakır'da önemli bir destek bulduğunu, fakat çözüm sürecinin sona ermesi ve ekonomik krizin Erdoğan'a olan desteği azalttığını ve iktidarda kalmak için zorlu mücadelesinde kazanma şansını tehlikeye attığını yazdı.

Rawest araştırma şirketinin Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu yüzde 76,3 ile Diyarbakır'da önde gösterdiğini, Erdoğan'ın oy oranının ise yüzde 20,5 bandında olduğunu aktaran Reuters, "Analistler, hükümetin giderek artan milliyetçi çizgisinin de Erdoğan'ın Kürtler arasındaki popülaritesini erozyona uğrattığını söylüyor. Kürtler ülke nüfusunun yüzde 20'sini oluşturuyor ve seçimlerde belirleyici olacakları düşünülüyor" dedi.

'GENÇLERİN UMUDU YOK, GELECEĞİ YOK...'

Bölgede sınırlı bir desteğe sahip olan CHP'nin Kılıçdaroğlu'nun başkanlığında Kürtlere ve HDP'ye el uzattığını, Erdoğan'ın ise seçim kampanyası sırasında 'milliyetçi düşmanlıktan yararlanmak için herhangi bir kanıt sunmadan PKK ile muhalefet ittifakı arasında bağ olduğunu tekrar tekrar iddia ettiğini' yazan Reuters, haberinde, eskiden Erdoğan'ı desteklediğini söyleyen gazeteci Mehmet Dalgıç'ın görüşlerine de yer verdi.

Diyarbakır'da televizyon kanalının olduğu bina Maraş merkezli depremlerde yıkılan gazeteci Mehmet Dalgıç, bu süreçte devletten destek görmemesinin 'bardağı taşıran son damla olduğunu' söyleyerek, "Artık Türkiye için değişimin gerekli olduğunu söylüyorum. Gençlerin umudu yok, gençlerin geleceği yok" ifadelerini kullandı.

GENÇ SEÇMENLER NE YAPACAK?

Anketler Cumhurbaşkanı Erdoğan'a olan desteğin azaldığını gösterse de Erdoğan'ın çekirdek tabanını koruduğu yorumunda da bulunan Reuters, Diyarbakır'da ticaretle uğraşan Adil Aydın'ın anlatımlarına da yer vererek, Aydın'ın CHP'yi Kürtlere karşı devlet baskısı ile özdeşleştirdiğini, "Kürtler barış sürecine dönmek istiyor. Barışa özlem duyuyor. Söyledikleri gibi; bunu birisi yaparsa Erdoğan yapar" dediğini yazdı.

Son olarak, 14 Mayıs'ta Diyarbakır'da ilk kez oy verecek genç seçmenler için ekonomi ve işsizliğin öncelikli sorunlar olduğunu ve bu seçmenlerden bazılarının CHP'ye oy verebileceğini kaydeden Reuters, konuştukları bir gencin eğitim, ekonomi ve sağlık alanındaki vaatlerinden dolayı CHP'ye oy vermesini yüksek ihtimal olarak gördüğünü, başka bir gencin ise muhalefete oy vermeyi düşündüğünü ama Türkiye'deki yaşam şartlarının iyileşmemesi durumunda yurt dışına gidebileceğini aktardı.

'ALEVİ VE KÜRT KİMLİĞİM SEBEBİYLE AYRIMCILIĞA UĞRADIM'

France24 haber sitesinden Assiya Hamza da Maraş, Adana ve İstanbul Tarlabaşı'ndan gözlemlerini paylaştığı haberinde, "Kürt seçmenler, Türkiye'deki seçimler yaklaşırken ayrımcılığın olmadığı bir ülke hayal ediyor" dedi.

Haberine depremin merkez üslerinden Pazarcık'tan 23 yaşındaki Emre'nin sözleri ile başlayan Hamza, Emre'nin "Ben Kürt ve Aleviyim; bu ikili kimliğim nedeniyle ayrımcılığa uğruyorum" dediğini aktardı. Emre, "Depremin ilk 2-3 günü pek çok insanın yardım gelmediği için öldüğünü gördüm. Burası Kürt ve Alevi sokağı. Evler yıkıldı. Ama esasında daha az zarar gören diğer sokaklara sağlanan kadar yardım almadık" ifadelerini kullandı.

'BEN KONUŞUYORUM ÇÜNKÜ KAYBEDECEK BİR ŞEYİM KALMADI'

Emre'nin daha önce yaşlı bakım uzmanı olmak istediğini, fakat artık gelecek için bir hayali olmadığını ve geçimini sağlamak için çalıştığı fırının da yıkıldığını aktaran Assiya Hamza, Emre'nin şu sözlerini de okurlarıyla paylaştı: "Oy vereceğim; başka bir kasabaya gitmem gerekse de oy vereceğim. Tüm ülke oy verecek çünkü bu hükümetin değişmesi gerekiyor. Susturulduk, ifade özgürlüğümüz gerçek anlamda kısıtlandı. Kaybedecek bir şeyim kalmadığı için ben konuşmaktan korkmuyorum. Bir tek ailem kaldı. Ama diğer insanlar kelepçelenip tutuklanmaktan korkuyor."

75 yaşındaki Alevi ve Kürt Ayşe Varose'nin de seçimlerde oy kullanacağını ve oyunu 'Kürt halkı ile devrimden yana' kullanacağını aktaran Hamza, Adana'da yaşayan 37 yaşındaki Mardinli Dilber'in de görüşlerini paylaşarak, insanlara nereli olduğunu ve Kürt olduğunu söylediğinde kendisine farklı baktıklarını, bunun kendisine acı verdiğini ve özgür hissetmediğini söylediğini kaydetti. Dilber, "Ayrımcılığın olmadığını bir ülkede yaşamak istiyorum. Özgür bir Kürt kadın olmak istiyorum" ifadelerini kullandı.

'KÜRT KİMLİĞİ HAKKINDAKİ DİYALOG CANLANABİLİR'

İstanbul'da yaşayan Mardinli Halit Çiçek'in görüşlerini de aktaran Hamza, HDP'nin Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Kemal Kılıçdaroğlu'nu desteklediğini hatırlatarak, Çiçek'in "Bundan mutlu değiliz. Fakat kendi adayımız olmuş olsaydı bile seçmenlerce kabul görmesinin tek yolu kimliğini Türk olarak tanımlaması olurdu" dediğini yazdı.

Kılıçdaroğlu kazanırsa bunun yıllardır duran Kürt kimliği konusundaki diyaloğu canlandıracağını kaydeden Çiçek, "Kılıçdaroğlu, Kürt sorunu hakkında pek dikkate değer bir şey söylemiyor; ancak, siyasi alanı genişletmeyi ve haklarını iyileştirmeyi teklif ediyor" dedi. (DIŞ HABERLER)