Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a: Akli melekeleri yerinde mi onda da ciddi endişelerim var

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın faiz yorumuna ilişkin, “Faizin indiği falan yok, hayal âleminde yaşıyor. Akli melekeleri yerinde mi onda da ciddi endişelerim var” dedi.

Abone ol

ANKARA- Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ve beraberindeki heyeti, CHP Genel Merkezi'nde ağırladı. CHP lideri Kılıçdaroğlu’na Genel Başkan Yardımcıları Faik Öztrak, Oğuz Kaan Salıcı ile Gülizar Biçer Karaca eşlik etti. İki lider görüşmenin ardından açıklamalarda bulundu.

‘SORUNLARI ÇÖZECEK OLAN SİYASİ PARTİLERDİR’

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ve ekibiyle ekonomiyi, sosyal yapıyı, gelişmeleri, dış politikayı masaya yatırdıklarını ifade eden Kemal Kılıçdaroğlu, "Kendilerine ve arkadaşlarına teşekkür ederim. Sorunları çözecek olan siyasi partilerdir. Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Bu konuda da görüş birliği içerisindeyiz" dedi.

DP lideri Uysal ise derin bir sistematik çöküş içerisinde olunduğunun altını çizdi, ‘nasılsınız’ demekten dahi imtina edilen günler yaşandığına vurgu yaptı. Uysal, konuşmasının devamında ekonomiye dikkat çekerek şunları söyledi:

“Bugün maalesef cesaretleri cehaletlerinin önüne gelen bir kadronun, korkuları vicdanlarının önünde giden bir kadronun Türkiye'yi rehin aldıkları bir hezeyan içerisindeki tez diye millete yutturulmaya çalışan deneme yanılma metoduyla milyonların üzerinden kumar oynanıyor. Bizim bu ülkenin büyüklüğüne denk bir siyasi programla bu süreçten çıkılabileceğine inancımız var. Bu süreç içerisinde Sayın Kılıçdaroğlu'nun kurumsal olarak, TBMM'nin ikinci büyük grubu olarak aldığı inisiyatif çok önemli. Bizler de Demokrat Parti olarak herkesin hukukundan emin olduğu bir Türkiye'yi inşa edebilmek, herkesin eşit fırsatlara sahip olduğu bir Türkiye'yi hep beraber ortaya çıkarabilmek için aklı, fikri, enerjimizi ortaya koymaya gayret gösteriyoruz."

İki lider, konuşmalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Uysal ve Kılıçdaroğlu’nun basın mensuplarının sordukları sorulara verdikleri cevaplar şöyle:

ERDOĞAN’IN TÜSİAD AÇIKLAMASI: DEMOKRASİNİN D'SİNDEN DAHİ HABERİ YOK

(Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın TÜSİAD’a yönelik, “Ey TÜSİAD ve yavruları sizin tek göreviniz var, yatırım, üretim, istihdam ve büyüme. Hükümete saldırmanın değişik yollarını aramayın, bizimle mücadele edemezsiniz" sözlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?)

Kılıçdaroğlu: Bu ülkede yaşayan, üretim yapan, çalışan herkesin konuşmaya hakkı var. 'Siz konuşmayın ben konuşacağım' diyor sonra dünyaya demokrasi dersi vermeye kalkıyor. Demokrasinin d'sinden dahi haberi yok. Üretim yapan insanların en büyük dertleri önlerini görememek. Nasıl karar alacaklarını bilmiyor. Beyefendi sarayın dışını görmediği için, üretimle olan bağları koptuğu için dünyadaki ve Türkiye'deki gelişmeleri de izleyemiyor, bilmiyor. Kendisini aslında uyarıyorlar. 'Ekonomi biliminin gereğini yapın' diyorlar. Bilime vurgu yapıyorlar. Bu bile rahatsız ediyor. Devlet akılla, bilgiyle yönetilir. Ahlak ve bilim vurgusu yapılıyor ona da karşı çıkıyor. Devleti yönetemiyorlar.

Uysal: Demokrasiyi ne kadar içselleştirdiklerini bu sözlerden anlayabiliyoruz. Ele geçirmek mantığıyla sadece devletin kurumları değil sivil organizasyonlar da bu süreç içerisinde bir psikolojik harekât unsuru olarak görüldü.

KILIÇDAROĞLU’NDAN NAS YORUMU: AKLİ MELEKELERİ YERİNDE Mİ ONDA DA CİDDİ ENDİŞELERİM VAR

(Cumhurbaşkanı Erdoğan, “milleti faize ezdirmeyeceğiz” diyerek Nas süresini işaret etti. Nasıl değerlendiriyorsunuz?)

Kılıçdaroğlu: Hangi faiz indi? Çiftçinin, esnafın, tüccarın, kredi kartı kullananların faizi indi mi? Hayır. Kimin faizi indi? Merkezi Bankası, bankalara kredi açarsa onun faizi indi. Vatandaşa yansıyan bir şey yok. Kim kazanıyor? Bankalar kazanıyor. Kime hizmet ediliyor? Bir avuç insana hizmet ediliyor. Faizin indiği falan yok, hayal âleminde yaşıyor bunlar. Soru sormasanız bu alanlara girmeyeceğim. Erdoğan'ı muhatap almak bile yanlış aslında. Akli melekeleri yerinde mi onda da ciddi endişelerim var. Bir insan ülkesine bu kadar ihanet içinde olamaz. Bir organize kötülükle karşı karşıyayız. 84 milyona kötülük yapılıyor. Kime iyilik yapıldı? Dolayısıyla yönetilmeyen bir ülkede bir saat sonra ne olacağı kimse bilmiyor.

‘SAYIN BAKAN AKADEMİK BİRİKİMİNİ İNKÂR ETMİŞ, ÜZÜNTÜ VERİCİ’

(Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in TÜİK hakkında yaptığı, “TÜİK’in ölçümü farklı, çarşı pazardaki enflasyon farklı dedi? Nasıl değerlendiriyorsunuz?)

Uysal: Sayın Bakan akademik birikimini inkâr etmiş, üzüntü verici. 'Türkiye İllüzyon Kurumu' haline gelmiş. TÜİK'in bu ölçümleri uzun süredir bir parti devletine dönüşmüş devletin bir kurumu haline gelmiştir. Kâğıt üzerinde bir takım ölçüm metotları geliştiriyor. İnsanlarımız enflasyonu hayatlarında görüyor.

Kılıçdaroğlu: Eğer devlette liyakati yok ederseniz devlette çürüme başlar. Çürümenin en tipik örneği de TÜİK'tir. Vatandaş alışveriş yapıyor, TÜİK'in yayımladığı rakamların ne kadar yanlış olduğunu zaten görüyor. Her gün tanığı oluyor. Dolayısıyla o kuruma duyulan güven sıfırlanmış durumdadır. Çürüme baştan başlayıp aşağı doğru gidiyor bunu değiştireceğiz. (DUVAR)