Kasvetli bir gençlik hikâyesi

Guðmundur Arnar Gulemmundsson'un ilk uzun metraj filmi 'Heartstone', gençliğe ayna tutuyor. Film, İzlanda'nın kasvetli havasını yansıtıyor.

Abone ol

Esra Karataş esrakaratas1@gmail.com

DUVAR - Heartstone, daha önce yine ilk gençlik dönemiyle ilgili kısa filmlere imza atan İzlandalı yönetmen Guðmundur Arnar Gulemmundsson'un ilk uzun metraj filmi. İzlanda yapımı film, 'Gençlik Başımda Duman' olarak çevrildi. Ben filmden 'Heartstone' adıyla bahsedeceğim. Çevrildiği adıyla film "başında kavak yelleri esen" bir grup ergenin hikayesini çağrıştırıyordu. Ancak gerçek hikaye, ergenlik dönemini "taşa toslar" gibi yaşayan bir grup çaresiz gencin var olma savaşı olarak nitelenmeli.

Filmin geçtiği İzlanda'nın doğası gençlerin ruhunu aktarmak için çok verimli bir kaynak oluşturmuş. Filme ev sahipliği yapan mekânın ve doğanın kasvetli yapısı ergenlik döneminin muazzam yalnızlık ve boşluk hissiyle pürüzsüz bir birlik yakalamış. Bu uyuma yönetmenin hikâyeye yaklaşımı ve kamera ustalığı da eklenince, ortaya seyretmesi güç, hazin bir gerçeklik çıkmış.

Birbirleriyle ilişkileri son derece acımasız ve saldırgan olan kasabanın gençleriyle balık avlarken tanışıyoruz. Balık avlarken takındıkları tutum ne kadar vahşiyse, birbirleriyle ilişkileri de o kadar vahşi. Tuttukları büyük balıkların canını alırken ve istavrit gibi istenmeyen küçük balıklar çıktığında sergiledikleri tutum bibirlerine yaklaşımlarını da ele veriyor.

KENDİNDEN OLMAYANI AFOROZ EDEN TOPLUMA ELEŞTİRİ

Yönetmenin buradaki tutumunu biraz didaktik buldum. Karşılarına çıkan küçük balığa nefretle, hunharca işkence edip denizin dibine fırlatmaları yaşamlarındaki ilgisizlikten intikam almak gibi. Ya da yönetmenin kendinden olmayanları aforoz eden topluma bir eleştirisi sadece.

Filmde toplum normlarının dışında olan, fakat henüz bunun farkında olmayan iki genç arkadaşla tanışıyoruz. Onlar kendilerini keşfederlerken, izleyici de usul usul onları tanımaya başlıyor. Henüz 14'ündeki Thor ve Kristján'a yaklaşıyor kameramız. Birbirlerine karşı son derece saldırgan olan diğer gençlerle ilişkilerinin dışında birbirlerini koruyup kolluyor bu iki delikanlı. Hatta, Thor'un kabalıkta sınır tanımayan iki kız kardeşinden daha çok yakınlar birbirlerine. Bıçak sırtı bir yakınlık bu.

Birbirlerinin arkasını kollayan bu iki gencin aileleri de son derece sorunlu. Daha doğrusu filmdeki çocukların, yönetmenin izin verdiği kadarıyla görebildiğimiz aileleri son derece sorunlu. Kristján'ın babası tam bir magandayken, annesi bastırılmış bir kişilikle çocuğuna sahip çıkmaktan aciz bir kabulleniş içinde. Thor'un annesi içinde bulunduğu durumu kabul etmeyip, ne olursa olsun hayatını yaşamak istediğinde ise kızları tarafından hizaya getiriliyor.

Toplum sözleşmesi her tarafta kendini hissettiriyor. Bu mutsuz ailelerin mutsuz çocukları bastırılmış öfkelerini bu küçük kasabanın sokaklarında son derece acımasız bir şekilde birbirlerinden çıkarıyorlar. Karşı cinsi Hanna (Katla Njalsdottir) ve Beta (Dilja Valsdotttir) ile tanımaya çalıştıkça birbirlerine ilişkin gerçeklere ulaşıyorlar. Kristján'ın babasının uçurumun kenarında iki çocuğa yaşattığı zorbalık onların duygularını dışavurmalarını sağlıyor. Kristján yüzleşmekten imtina ettiği durumu içten gelen bir dalga gibi hissediyor. Thor ise olaya daha homofobik bir tavırla yaklaşıyor. Yönetmenin buradaki tavrı da bir arayış gibi.

Hikâyenin barındırdığı gizli gerçeklik, filmin yüzeyine yayılan endişe, film boyunca ilgimizi canlı tutup peşimizi bırakmıyor. Etkisinin günlerce sürdüğünü söyleyerek sözü noktalayalım.

YÖNETMEN - SENARYO: Gudmundur Arnar Gudmundsson

OYUNCULAR: Baldur Einarsson, Blaer Hinriksson, Dilja Valsdottir, Katla Njalsdottir, Soren Malling, Nina Dogg Filippusdottir, Nanna Kristin Magnusdottir, Jonina Thordis Karlsdottir, Ran Ragnarsdottir, Sveinn Olafur Gunnarsson

YAPIM YILI: 2016

SÜRE: 129 dakika