İYİ Parti: Savcılara iddianame hazırlama süresi getirilsin

İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, Cumhuriyet Savcıları tarafından açılan soruşturmalarda, iddianame hazırlığının yıllar sürdüğünü ve mağduriyet oluşturduğunu belirterek, bu duruma en iyi örneğin Osman Kavala davası olduğunu söyledi. Subaşı, 5271 Sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununda yapılacak değişiklikle, savcılara iddianame hazırlığı konusunda hedef süre konulmasını önerdi.

Abone ol

ANKARA- İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, 5271 Sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair TBMM Başkanlığına kanun teklifi verdi. Cumhuriyet Savcıları tarafından açılan soruşturmalarda, iddianame hazırlığının yıllar sürdüğüne dikkat çekerek, “savcılara belli bir süre verilmesini” öneren Subaşı, “Yürürlükte olan 5271 Sayılı Kanuna göre suç şüphesi üzerine soruşturma dosyası oluşturulur, soruşturma evresinde yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilirse iddianame düzenlenir. Aksi halde kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilerek soruşturma sona erdirilir. Soruşturma aşamasını yürütecek ve iddianame hazırlayarak hakime sunacak olan savcının iddianameyi hazırlaması için kesin bir süre belirlenmemiş. Bu konuda yasada açık var” ifadelerine yer verdi.

'UZUN YILLAR BEKLETİLEN SORUŞTURMA DOSYALARI MASIM İNSANIN HAYATINI ALT ÜST EDİYOR'

Türkiye’de şüpheli olarak değerlendirilip soruşturma başlatılan kişiler hakkında yıllarca iddianame düzenlenmeden soruşturma dosyası bekletilebildiğini, bu kişilerin yıllarca tutuklu kalabildiğini hatırlatan Subaşı, şöyle konuştu:

“Özellikle muhalefet söz konusu olduğunda bu soruşturma dosyaları siyaseten yıpratıcı bir araç haline getirilmek isteniyor. Öyle ki, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener hakkında başlatılan soruşturma, 5 yıla yakın süre geçmesine rağmen ifadeye çağırılmamış, iddianame düzenlenmemiş, dosyası da kapatılmamıştır. Soruşturma dosyasının oluşturulmasından sonra belirli bir süre içerisinde kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilerek soruşturmanın sona erdirilmesi kişilerin lekelenmeme hakkı ve masumiyet karinesi ilkelerinin de bir sonucudur. Aksi halde, uzun yıllar boyunca bekleyen soruşturma dosyaları sebebiyle kişiler şüpheli görülmektedir. İş arayan iş bulamamakta, olumsuz güvenlik raporları nedeniyle kamuda görev alamamakta, toplumda adeta suçlu muamelesi görerek dışlanmaktadır. Keyfi bir şekilde hazırlanacak ve yıllarca bekletilecek bir soruşturma dosyasıyla masum vatandaşların hayatları alt üst edilebilmektedir.”

OSMAN KAVALA: NE İLE SUÇLANDIĞINI BİLMEDEN TUTUKLU

Uzun yıllar süren soruşturma dosyasına İş insanı Osman Kavala’yı örnek veren Subaşı, “Görüleceği üzere yıllardır iddianamesi hazırlanmadan neyle suçlandığını bile bilmeden birçok yurttaşımız yıllarca tutuklu kalmaktadır. Kişi hak ve özgürlüklerinin güvencesi olan hukuk kurumlarımız siyasi iradenin yönlendirmeleri sonucu talimatlar çerçevesinde yaşamları karartıp siyasetin elinde baskı aracı olarak kullanılabilmektedir. Yeterli delil yok ve salıverilmesi gereken hallerde bile yıllarca delil topluyoruz gerekçesiyle savcılar kişileri özgürlüğünden mahrum bırakmaktadır. Hukuk adamları eliyle hukuk ve adaleti yok sayamayız" dedi. Subaşı, bu gerekçelerle ceza yargılamasının temeli olan soruşturma evresinde hedef süre uygulaması getirilmesinin zorunluluk olduğunu kaydetti. (DUVAR)