Hrant Dink davasında, sanıklar arasında 'irtibat normal değil' tartışması

Hrant Dink cinayetiyle ilgili davada, sanık Ahmet İlhan Güler "Muharrem Demirkale ile Ali Fuat Yılmazer arasındaki irtibat iş ilişkisi içinde normal değil" dedi. Bunun üzerine Yılmazer, "Güvenlik ve istihbarat teşkilatları koordineli çalışmak zorunda. Erol Demirhan diyelim ki FETÖ'cü, atayan kendisi, niçin verdi o zaman o göreve" karşılığını verdi.

Abone ol

DUVAR - Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin, aralarında Fethullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, jandarma ve eski emniyet görevlileri ile ana dava hükümlülerinin de aralarında bulunduğu 9'u tutuklu 85 sanıklı davaya devam edildi.

İstanbul 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, eski Trabzon İl Jandarma Komutanı Albay Ali Öz ve dönemin İstanbul İstihbarat C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer'in aralarında bulunduğu bazı tutuklu sanıklar getirildi. Dönemin İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler'in de aralarında bulunduğu tutuksuz sanıklar ve avukatları ile Dink ailesinin avukatları da duruşmaya katıldı.

'SAYIN ACILI AİLE, YÜREĞİNİZE SESLENMEK İSTİYORUM'

Duruşmada, dönemin İstanbul Jandarma İstihbarat Müdürlüğü Tim Komutanı olan Yüzbaşı Muharrem Demirkale savunma yaptı. Demirkale, Dink ailesine hitap etmek istediğini belirterek, şunları söyledi:

"Sayın acılı aile, yüreğinize seslenmek istiyorum. Kutsal bildiğim tüm değerler üzerine yemin ederim ki benim ve personelimin bu alçak cinayetle alakası yok ama nedense buna dahil edilmeye çalışıyoruz. Ama suçluyuz bu milenyum yılında hala demokrasiyi içselleştiremediysek suçluyuz. Bu toprakların insanları olarak siz de bilirsiniz ki, insanlar öldükten sonra kıymetlenir. Milyonlarca insan Hrant öldükten sonra videolarını izledi. 'Ben de ondanmışım, o da bendenmiş' dedi. Bu yapılanlar onu geri getirmeyecek ama bazı isimlerin ölümleri acı da olsa insanlığa hizmet eder."

'FOTOĞRAFTAKİLER İSTANBUL İSTİHBARAT PERSONELİ DEĞİL'

Muharrem Demirkale, iddiaların aslı olmadığını masumiyet karinesinin ihlal edildiğini savundu. Demirkale, "Fotoğraflardaki kişilerin hiçbiri İstanbul istihbarat jandarma personeli değil. Bunu poliste söyledim. Kriminal inceleme yerine görüntü üzerinden teşhis yaptırıldı" dedi.

2005 ve 2012 arasında İstanbul'da görev yaptığını belirten Demirkale, "Cinayet günü çekilen fotoğraf ve videolardakiler benim personelim değil. Olay tarihinde PKK masası başındaydım. Bizim üzerimize çalışılmış" diye konuştu.

Bitlis'e atandığı yıllarda firari savcı Zekeriya Öz ile tanıştığını, Şanlıurfa'da görevliyken de Ali Fuat Yılmazer ile Irak'tan gelen silah yüklü kamyonun yakalanması sırasında yaptıkları çalışmayla tanıştığını ifade eden Demirkale, 2005'te İstanbul'a atandığını söyledi.

'İRTİBAT NORMAL DEĞİL' TARTIŞMASI

Daha sonra Mahkeme Başkanı Ali İhsan Horasan, sanık Ahmet İlhan Güler'in "Muharrem Demirkale ile Ali Fuat Yılmazer arasındaki irtibat normal değil" yönündeki savcılık ifadesini okudu.

Horasan'ın, bu ifadesini sorduğu Güler, "Diyalog kurulurken yukarıdan aşağı gelişir. Rütbe ve pozisyonları birbirine yakın olan insanlar irtibat kurar. Erol Demirhan ile teknik dinlemede çalışıyor, Muharrem Demirkale ise PKK masasında. Tanışabilirler ama iş ilişkisi içinde normal değil" şeklinde konuştu.

'İSTİHBARAT TEŞKİLATLARI KOORDİNELİ ÇALIŞMAK ZORUNDA'

Güler'in ardından sanık Ali Fuat Yılmazer söz alarak "Ahmet İlhan Güler'in 'normal ilişki değil' yorumu kişiseldir. Biz koordinasyon yükümlülüğü altındayız. Güvenlik ve istihbarat teşkilatları koordineli çalışmak zorunda. Erol Demirhan diyelim ki FETÖ'cü, atayan kendisi, niçin verdi o zaman o göreve. Ben kendisi üzerinden tanıdım. Urfa'daki ve İstanbul'daki kadroyu kendisi şekillendirmişti" dedi.

Bunun üzerine kendisine yeniden söz verilen sanık Muharrem Demirkale "Şaşkınlık içerisindeyim. Aramızdaki görev ilişkisiydi" dedi.

Jandarma görevlisi Bekir Yokuş da savunmasını yaptı. Yokuş, cinayet günü olay yerine olmadığının iletişim kayıtlarıyla tespit edildiğini söyleyerek hakkındaki iddiaları reddetti.

Duruşmaya, perşembe günü devam edilmesine karar verildi. (İSTANBUL/DHA)