HDP’li Yıldırım’a ‘siyasi ve kamu haklarından men cezası’

HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım’ın, ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret' suçundan 1 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldığı davada Yıldırım’ın siyasi hakları ile velayet ve vesayet hakkından da men edildiği öğrenildi. Yıldırım, kararı 'garabet' olarak değerlendirdi.

Abone ol

ANKARA - Cumhurbaşkanı’na hakaret suçundan yargılandığı davada Muş 2’inci Asliye Ceza Mahkemesi tarafından 21 Haziran 2017 tarihinde 1 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırılan ve cezanın ertelenmesi veya para cezasına çevrilmesi talebi mahkemece reddedilen HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım’ın, TCK 53’üncü madde uyarınca ‘siyasi ve kamu haklarından yoksun bırakıldığı’ öğrenildi.

SİYASİ HAKLAR İLE VELAYET/VESAYET HAKKINDAN MEN

Ceza Kanunu’nun, ‘Belli Hakları Kullanmaktan Yoksun Bırakılma’ başlıklı 53’üncü maddesinin Yıldırım’ın ceza aldığı bentleri şöyle:

1) Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak;

a) Sürekli, süreli veya geçici bir kamu görevinin üstlenilmesinden; bu kapsamda, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinden veya Devlet, il, belediye, köy veya bunların denetim ve gözetimi altında bulunan kurum ve kuruluşlarca verilen, atamaya veya seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten,

c) Velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan,

d) Vakıf, dernek, sendika, şirket, kooperatif ve siyasi parti tüzel kişiliklerinin yöneticisi veya denetçisi olmaktan,

e) Bir kamu kurumunun veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşunun iznine tabi bir meslek veya sanatı, kendi sorumluluğu altında serbest meslek erbabı veya tacir olarak icra etmekten,

(2) Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.

'GİDER ONURUMLA YATARIM. BU REZALETİ SİYASİ İKTİDAR DÜŞÜNSÜN!'

Yıldırım’ın avukatları Erzurum İstinaf Mahkemesi’ne itiraz başvurusu yaptı. Gazete Duvar’ın konuyla ilgili sorularını yanıtlayan HDP Grup Başkanvekili Yıldırım'sa, “Orada onaylanırsa Meclis’e gelir, okunur ve biter bu iş. Kendi adıma en ufak bir üzüntüm, kaygım yok. Varsın bu rezaleti siyasi iktidar düşünsün! Bu cezanın yatarı 5 aydır, gider onurla yatarım ama kimsenin bu ülkeyi yurt içinde ve yurt dışında bu kadar rezil etmeye hakkı yok. Aylardır terör örgütü propagandası yaptığımızdan tutun da aslı astarı olmayan iftiralarla bu tutuklulukları meşrulaştırmaya çalışıyorlardı. Şimdi dünya kamuoyu görecek siyasi eleştiri kapsamındaki bir açıklamanın Cumhurbaşkanı’na hakaret olarak yargılandığını ve hapis cezası verilerek siyasi haklarından yoksun bırakma gibi bir garabete imza atıldığını. Siyasi rakiplerin nasıl alt edildiğine dair ibretlik bir karar bu! Ülkenin yargısının vardığı noktaya üzülüyorum.”

‘NEYİN DEĞİL KİM TARAFINDAN SÖYLENDİĞİNE GÖRE VERİLEN BİR KARAR’

Kendisi aleyhinde verilen kararı, benzer suçtan hakkında soruşturma açılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun dosyasına verilen ‘kovuşturmaya yer olmadığı’ kararıyla karşılaştıran HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım şunları söyledi, “Ben ‘padişah bozuntusu’ demişim, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ‘diktatör bozuntusu’ demiş. Onun namus, şeref üzerine çok daha ağır sözleri var ancak orada kovuşturmaya gerek görülmedi. Bu bile neyin değil kimin söylediği üzerinden karar veren siyasal bir yargı sistemi ile karşı karşıya olduğumuzun ispatıdır. Benim sözlerim siyasi eleştiri kapsamında sözlerdir. Karar ise evlere şenliktir. Arkadaşlarım günlerce emsal karar aradılar, bulamadılar. Bir hakaret davasından ötürü, daha önce sabıkası olmadığı halde bir kişiye 1 yıl 2 ay hapis cezası verilmesi, üstelik hükmün geriye bırakılmasının veya para cezasına çevrilmesinin reddedilmesi garabettir.”