'Hablemitoğlu cinayetinde kullanılan mermi o dönem sadece ABD'de kullanılıyordu'

Necip Hablemitoğlu suikastı davasında tanık olarak dinlenen dönemin cinayet büro polisi "Cinayette kullanılan fişeği 2002'de Türkiye'de bulmak mümkün değil" dedi.

Abone ol

DUVAR - Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu'nun öldürülmesine ilişkin davada tanık olarak ifade veren ve suikast sırasında cinayet büroda görev yapan polis memuru, “Cinayette kullanılan fişeği 2002'de Türkiye'de bulmak mümkün değil. O dönemde bu mermi sadece ABD'de kullanılıyordu. Bu merminin Türkiye’ye girmesi için tek bir ihtimal vardı o da ABD'de atış teknikleri ile ilgili olan bir eğitim vardı ve o dönem bu eğitime giden emniyette çok kişi vardı. Özellikle emniyetteki FETÖ'cüler bu mermiyi kullanma adeti oluşturdu” diye konuştu.

DHA'nın haberine göre, akademisyen Necip Hablemitoğlu'nun Ankara'da 18 Aralık 2002'de evinin önünde silahlı saldırıda öldürülmesine ilişkin davada, tutuksuz 10 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Ankara 28'inci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, sanıklar Levent Göktaş, Aydın Köstem, Mehmet Narin, Fikret Emek, Ahmet Tarkan Mumcuoğlu katılırken eski istihbaratçı Enver Altaylı ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı.

'BOZKIR'IN SÖYLEDİKLERİNİ TERÖRLE MÜCADELE ŞUBESİNE ANLATTIM'

Duruşmada tanık olarak dinlenen polis memuru T.T., MİT operasyonuyla Ukrayna'dan getirilen ve tahliye edildikten sonra yine firari durumda olan görevinden ihraç edilen eski asker Nuri Gökhan Bozkır'ı tanıdığını belirtti.

2006 yılında çete operasyonu nedeniyle Bozkır ile beraber yargılandıklarını söyleyen T.T., “FETÖ davasına müdahil oldum. Hakkımızda beraat kararı verildi. Bozkır da FETÖ ile ilgili çok şey bildiğini sürekli söylerdi. Bozkır, Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda görevlendirildiğini ve FETÖ'nün içine sızarak rapor hazırladığını anlattı” dedi.

“Bozkır'ın bir dediği bir dediğini tutmuyordu” diyen T.T., “Bozkır, Zihni Çakır'a, Hablemitoğlu suikastının Özel Kuvvetler Komutanlığı tarafından işlendiğini düşündüğünü söyledi. Sonra delil toplayacağını söyleyerek ortadan kayboldu. Beni Zihni Çakır ile tanıştıran da Bozkır'dır. Bozkır'ın anlattıklarını terör şubeye anlattım, araştırıldı ve bizi yanlış yönlendirmeye çalıştığını, anlattıklarının doğru olmadığını anladık” ifadelerini kullandı.

2014 yılından sonra Bozkır'ı hiç görmediğini belirten T.T., “Olayın olduğu tarihte ben cinayet bürodaydım. Cinayette kullanılan fişeği 2002'de Türkiye'de bulmak mümkün değil. Bunun amacı kişiyi direkt öldürmek, o dönemde bu mermi sadece ABD'de kullanılıyordu. Bu merminin Türkiye’ye girmesi için tek bir ihtimal vardı o da ABD'de atış teknikleri ile ilgili olan bir eğitim vardı ve o dönem bu eğitime giden emniyette çok kişi vardı. Özellikle emniyetteki FETÖ'cüler bu mermiyi kullanma adeti oluşturdu. O dönem bu cinayet bana nasip olsaydı bu olayı ben çözerdim diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

TABUR HAREKAT SUBAYI: BOZKIR'IN SÜREKLİ YASA DIŞI İŞLERİ VARDI

Tanık olarak dinlenen tabur harekat subayı A.B., 1989 yılında kara harp okulundan mezun olduğunu, 2017 yılında Özel Kuvvetler Komutanlığı'ndan emekli olduğunu söyledi.

Nuri Gökhan Bozkır'ın kanun dışı işleri olduğu ve hakkında işlem yapılması için yazılar yazdığını belirten A.B., şöyle devam etti:

“Sanıkları Özel Kuvvetler'den tanıyorum birlikte çalıştık. Görev dışında Levent Göktaş albayımla görüşürdük. Cinayetle ilgili hiçbir şey konuşulmadı. Hablemitoğlu'na arkadaşlarımın saygısı ve sevgisi vardı. Nuri Gökhan Bozkır'ın 3-4 tane vukuatı vardı. Kendisi hakkında hukuki işlemler yapılması için yazılar yazdım. Özel Kuvvetler'in vukuat ile anılmasını istemedim. Bozkır'ın disiplin sorunu vardı. Evdeki eşyaları satıp sonra polisi çağırıp evime hırsız girdi diye tutanak tutturmuş. Bozkır'ın sürekli yasa dışı işleri vardı. Yine başka birinden para alıp işe sokacağını iddia etmiş. Bozkır, 31 Aralık yılbaşı akşamı Özel Kuvvetler'e dışarıdan misafirini getirmiş, nöbetçi amirin emir vermesine rağmen gizli olarak misafirlerini gazinoya sokmuş. Normalde Özel Kuvvetler'e kimse giremez sadece Özel Kuvvetler Komutanı birini içeri alabilir.”

'GÖKTAŞ'LA UKRAYNA'YA GİDİP BOZKIR'I BULDUK'

Emekli Albay Levent Göktaş'la 2017'de Ukrayna'ya gidip Bozkır'ı bulduklarını ifade eden A.B., “Bozkır'ın bu dosya ile ilgili iddialarını tek başına ortaya koyduğunu düşünmüyorum. Bana 'Bu senaryoyu yazdırdılar' demişti. Özel Kuvvetler'de ettiğimiz bir yemin vardır burada öğrendiğimiz hiçbir şeyi vatanımıza karşı kullanamayız biz. Ukrayna’ya Levent Göktaş albayım ile 2017'nin sonuna doğru gittim. Ukrayna'da Bozkır'a bunun hesabını sordum, bu mektup ile silah arkadaşlarını nasıl satarsın böyle bir şey nasıl iddia edersin dedim. O da bana 'Komutanım bana yazdırdılar' dedi. Çok ısrar etmeme rağmen bu mektubu ona kimin yazdırdığını söylemedi” dedi.

ESKİ ÖZEL KUVVETLER KOMUTANI: KANUNSUZ HİÇBİR ŞEY YAPMAYIZ

Tanık emekli Tümgeneral S.E., 2002-2003 yıllarında Özel Kuvvetler Komutanı olarak görev yaptığını belirterek şunları söyledi:

“TSK'nın Anayasa'da görevi neyse onu yapar Özel Kuvvetler. Kanunsuz hiçbir şey yapamaz. Hiçbir grup böyle bir suikast yapamaz, imkansız, bütün emir komuta bizdeydi. Hablemitoğlu öldürüldükten sonra da cinayete dair hiçbir şekilde konuşulmadı. Nuri Gökhan Bozkır'ın ifadelerinin hepsi belirsiz ifadeler. Kurs eğitimi boyunca takip eğitimi yapılır sadece o da gerekli yerlerden izin alınır. Yurt dışı görevlendirmeleri de Özel Kuvvetler Komutanı tarafından belirlenir. Özel Kuvvetler'deki kişilerin bu olaya dahil olmayacağını değerlendiriyorum.”

Enver Altaylı sağlık sorunları nedeniyle duruşmadan ayrılmak istediğini ve bundan sonraki duruşmalardan da vareste tutulma yönündeki talebi mahkeme tarafından kabul edildi. Avukat ve tanık beyanlarının ardından duruşmaya yarın devam edilmek üzere ara verildi. (HABER MERKEZİ)