'GDO'lu mısır ithalatına hayır'

Türkiye'nin önemli tarım merkezlerinden Çukurova'da, ağustos ayının ilk haftasında başlayan mısır hasadı olağanca hızıyla devam ediyor. Üretim devam ederken, üretici TMO'nun açıklayacağı fiyatı bekliyor. Ziraat Mühendisleri Odası Şube Başkanı Semih Karademir, 'mısır üreticisi piyasaya kurban ediliyor' dedi.

Abone ol

Alper Kafalı

ADANA - Türkiye'de mısır üretiminin önemli bir oranını karşılayan Çukurova'da hasat büyük oranda devam ederken, üretici TMO'nun açıklayacağı fiyatı bekliyor. Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şube Başkanı Semih Karademir, mısır üreticisinin her yıl olduğu gibi bu yıl da piyasaya kurban edildiğini söyledi.

Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nde mısır hasadının başlaması nedeniyle ZMO Adana Şubesinin düzenlediği basın toplantısına CHP Adana Milletvekili İbrahim Özdiş, CHP İl Başkanı Ayhan Barut, Seyhan Ziraat Odası 2’nci Başkanı Cahit İncefikir ve TMMOB’ye bağlı odaların temsilcileri katıldı.

İthalat izninin verilmesiyle üreticiden düşük fiyattan mısır alımı yapmak isteyen tüccar ve şirketlere fırsat verildiğini belirten Karademir, “Ağustos başında hasadına başlanan mısırda hala destekleme alım fiyatı açıklanmadığını, üreticinin, düşük rekolte ile ithalat kaynaklı doğacak düşük fiyat makasına sıkıştığını, bu yıl iklime bağlı nedenlerden dolayı mısır rekoltesinin düşük beklendiğini, bununla birlikte Toprak Mahsulleri Ofisi’ne (TMO) mısır ithalatı yetkisi verilmesiyle üreticiden düşük fiyattan mısır alımı yapmak isteyen tüccar ve şirketlere de gün doğmuştur” dedi.

'36 GDO’LU ÜRÜNE İZİN ÇIKTI'

Buğday hasadının başladığı dönemlerde ithalatta gümrük indirimlerini anlamadığımız gibi mısır hasadının başladığı dönemlerde TMO’ya 700 bin ton mısırın sıfır gümrük ile ithal edilmesine izin verilmesini de anlayamadıklarını ifade eden Karademir, “Kaldı ki ithalat yapılacak mısırın GDO’lu olması kaçınılmaz bir gerçektir. GDO’lu mısır ve soya ithalatı ülkemiz kaynaklarının yabancı ülkelerin refahına sunulmasından başka bir sonuç doğurmamaktadır. Biyogüvenlik Kurul bugüne kadar 7 soya ve 25 mısır geni olmak üzere toplam 32 genetiği değiştirilmiş ürünün ithalatına izin vermişti, 2 Ağustos 2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan karar sonucunda 3 soya ve 1 mısır genomuna ithal izni verilerek toplam 36 genomun ithalatına müsaade edilmiş oldu. Yem amaçlı ithal edilen bu ürünlerin gıdada kullanılması yasak, ancak denetimlerin yetersiz olması nedeniyle gıdada GDO endişesi hep var ve olmaya devam edecektir”

'MISIR FİYATI EN AZ 85 KURUŞ OLMALI!'

Üretim yapmanın kolay olmadığını, üreticinin tüm riskleri göze aldığına değinen Karademir sözlerine şöyle devam etti: “Hiç üretim riskine girmeden piyasanın durumundan,  günlük gelişmelerden ve üreticilerin çaresizliklerinden faydalanılarak üreticinin emeği sömürülmektedir. Tüm bu koşullara rağmen üreticiler üretim yapmaya, ülkenin sanayisine hammadde üretmeye ve ülkenin tarım ekonomisine katkı koymaya devam etmektedirler. Sonuç olarak mısır üretiminde olumsuz iklim koşulları ve düşük rekolte dikkate alınarak mısır üreticisinin nefes alabilmesi ve bir sonraki üretim sezonuna devam edebilmesi için TMO’nun mısırı üreticiden en az 85 kuruşa almalıdır.”

'TEHLİKELİ BİR SÖYLEM'

ZMO Adana Şube Başkanı Semih Karademir’den sonra söz alan Seyhan Ziraat Odası 2’nci Başkanı Cahit İncefikir de ithalat izni vereceğim demenin ithalat yapmaktan daha tehlikeli bir söylem olduğuna değinerek, “Demoklesin kılıcı gibi böyle havada tutmak, sürekli ‘Aba altından gerekirse ben mısırı getiririm’ demek, bana göre getirip tüketmekten, yok etmekten çok tehlikeli bir söylemdir. Yedekte sürekli tutulan bir ceza şeklindeki yöntemdir. Gerekirse ithal edilebilir. Aslında planlı akıllı bir ülke böyle yöntemlere de başvurmaz. Bu ithalat söylemi, piyasada sanayiciyi ve tüccara bu ithal izniyle üreticiye bir şekilde bu konuda baskı yaptığını, üretici de bu anlamda baskı altında olduğunu hissederek, piyasaların düşmesine neden oluyor. Çok yanlış bir karardı. Gerekirse demek değil tamamen kapatmak söz konusu ithal edilmeyecek demek, gerekirse ithal edilir demek, ithal edilmesinden daha tehlikelidir” şeklinde konuştu.

'ÜRETİCİ MAĞDUR EDİLDİ'

ZMO’nun açıklamasına destek veren CHP Adana Milletvekili İbrahim Özdiş, Üreticinin mağdur edildiğine değinerek, “Üretici bugün mağdur edilmiş durumda. Geçen yıl 13 lira olan fındık bugün 8 liradan satılıyor. Ne yazık ki o bölgede, dikkatinizi çekmek için söylüyorum. Referandumda yüzde 60-70 oranında EVET oyu vermiştir. Bende diyorum ki; özellikle fındık üretici dostlarımıza, halkımıza, güzel çiftçilerimiz, üreticilerimiz, ya siz celladınıza mı aşık oluyorsunuz? Size hayat hakkı vermeyen bir iktidarı her ortamda destekliyorsunuz. Lütfen geriye dönüp bir bakın; sizi ne hale düşürdü AKP iktidarı. Onun gereğini yapın” dedi.