Fazıl Say'ın '100. Yıl Marşı' dünya prömiyerini yaptı

Fazıl Say’ın Cumhuriyet’in kuruluşunun 100. yılına armağan ettiği '100. Yıl Marşı', dünya prömiyerini İzmir'de yaptı

Abone ol

DUVAR- Piyanist ve besteci Fazıl Say’ın Cumhuriyet’in kuruluşunun 100. yılına armağan ettiği '100. Yıl Marşı', 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda ilk kez Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) seslendirerek dünya prömiyerini yaptı.

Anka'nın haberine göre konsere, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve eşi Neptün Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve eşi Duygu Aslanoğlu, CHP İzmir Milletvekilleri, Millet İttifakı’nın milletvekili adayları, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Mustafa Özuslu ve belediye bürokratları, siyasi partilerin temsilcileri, akademisyenler, sanatçılar, iş dünyası katıldı.

Sanatçı Engin Hepileri’nin sunumunu yaptığı gecede Fazıl Say önderliğindeki 230 kişilik kadro, '100. Yıl Marşı'nı ilk kez tüm dünyaya seslendirdi. Seyircilerin isteği üzerine Say ve koro, eseri üç kez daha seslendirdi. Marşın ardından ise sanatçı Serenad Bağcan, Fazıl Say ile birlikte bir dinleti sundu. 

'İKİNCİ YÜZYILINA BÜYÜK BİR MÜJDEYLE GİRİYORUZ'

Marşın seslendirilmesinin ardından sahneye gelen Başkan Tunç Soyer, Fazıl Say ve tüm orkestrayı tebrik etti. Başkan Soyer, “Ne kadar şanslıyız İzmir. Çok şanslıyız ve çok gurur duyuyoruz. Bu marş aslında ikinci yüzyılın müjdecisi. Cumhuriyetin ikinci yüzyılına böyle büyük bir müjdeyle giriyoruz. Hiçbirimiz bugünkü Türkiye’yi hak etmiyoruz. Ve çok daha güzel bir Türkiye mümkün. Fazıl, olağanüstü bir insan. Hep söylüyorum, ikinci yüzyıla girerken akıl, vicdan ve cesarete ihtiyacımız var. Bir de onun üstüne olağanüstü bir yetenek var. Öyle olduğu için de bu marş ortaya çıktı. Tüm İzmir adına şükranlarımı sunuyorum. Bize hayatımızın en güzel hediyelerinden birini verdin. Biz on yıllardır hep cumhuriyetin 10.Yıl Marşı’nı söyleyerek büyüdük, yaşadık. Şimdi 100. Yıl Marşı geldi. Bundan sonra bütün Türkiye’de göğsümüz kabara kabara 100. Yıl Marşı’nı söyleyeceğiz” dedi.

'VER ELİNİ DEMEK ZORUNDAYIZ'

Fazıl Say ise tarihi marşın hikâyesini şu sözlerle anlattı:

“Bu yoğun ilginiz için çok teşekkür ederim. Burası Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi. Türkiye’nin en güzel salonu burası. Burası muazzam bir titizlik ve enerjiyle dünya çapında bir salon haline getirildi. Bana Tunç Soyer bu teklifle gelince ben çok duygulandım. 'Benden o kadar önemli bir şey istiyorsunuz ki ben içime sinen bir şey yaparsam o zaman karşınıza çıkacağım' dedim. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzüncü yılı benim için çok önemli. İkinci yüzyılı da çok değerli. Kendime bazı kriterler koydum '100. Yıl Marşı'yla ilgili. '100. Yıl Marşı'nın şairi bence kadın olmalıydı. Çünkü kadın erkek eşitliğini simgelemesini istiyorum. Buradaki orkestramız da kadın ve erkeklerden oluşuyor. Seçeceğim şiirin hangi ideolojiyi temsil edeceği çok önemli. Şairimiz Ayten Mutlu 'nice nice yüzyıllara' der. Bu sadece yüzüncü yılı kutlamıyor, bundan sonraki yüzyıllara da kucak açıyor. ‘Göğün mavi şimşeği Ata’mın gözlerinde’ diyor. Atatürk hepimizin kalbindedir, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusudur ve her şeyi temsil eder. Ata'mızın gözlerinin şimşek olarak temsil edilmesi her şeyi temsil eder diye düşündük. ‘Ver elini’ sözleri şiirin sonundaydı. Ben kendisinin izniyle şiirin başına koydum. Bunun bir sebebi var. Biz hem dünyaya hem de kendi toplumumuzun içindeki tüm ötekileşmelere ver elini demek zorundayız."

Marşın 'Ver Elini' şiirini Ayten Mutlu kaleme aldı; bestesini Fazıl Say, orkestra şefliğini Can Okan, koro şefliğini ise İlhan Akyunak üstlendi. Marşın seslendirmesini ise Ahmed Adnan Saygun Senfoni Orkestrası ve Korosu ile Genç Koro (Işılay Saygın Güzel Sanatlar Lisesi Korosu) yaptı. (KÜLTÜR SANAT SERVİSİ)