Fazıl Say’ın 100. Yıl Marşı: 'Dinleyip söyledikçe daha da beğenilecek'

Piyanist Fazıl Say’ın Cumhuriyet’in kuruluşunun 100. yılı anısına bestelediği 100. Yıl Marşı’nın koro Şefi Ali İlhan Akyunak, marşın insanlar dinledikçe daha da benimsenip beğenileceğini söyledi.

Abone ol

İZMİR - İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin girişimi ile Cumhuriyet’in kuruluşunun 100. yılı anısına dünyaca ünlü piyanist Fazıl Say’ın bestelediği 100. Yıl Marşı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda ilk kez İzmir’de Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) seslendirildi.

Marşın “Ver Elini” şiirini Ayten Mutlu kaleme alırken, bestesini Fazıl Say, orkestra şefliğini Can Okan, koro şefliğini ise Ali İlhan Akyunak üstlendi. Marşın seslendirmesini ise Ahmed Adnan Saygun Senfoni Orkestrası ve Korosu ile Genç Koro (Işılay Saygın Güzel Sanatlar Lisesi Korosu) yaptı.

Halen Yaşar Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Müzik Bölümü'nde ve Buca Işılay Saygın Güzel Sanatlar Lisesi'nde Koro eğitmeni olarak çalışmalarına devam eden Koro Şefi Ali İlhan Akyunak ile 100.yıl marşı üzerine konuştuk.

Ali İlhan Akyunak 

‘HER ESERİN GÜÇLÜ VE ZAYIF TARAFLARI OLABİLİR’

Piyanist Fazıl Say’ın Cumhuriyet’in 100. yılı için bestelediği marş seslendirilerek dinleyicilerin beğenisine sunuldu. Koro Şefi olarak ekibin bir parçası olmak nasıl bir duygu? 100. Yıl Marşı'nın ortaya çıkış sürecini anlatabilir misiniz? Kaç kişilik bir orkestra ve koro sahnede rol aldı?

Ekibin parçası olmak ve bu projede yer almak gurur verici, inanılmaz keyifli oldu. Yıllar sonra hatırlanacak anılar yarattık birlikte. Görev alan öğrenciler için de inanılmaz bir deneyim oldu. AASSM Müdürü Emel Akçay Özer’den gelen teklif üzerine bu projeye hiç düşünmeden dahil oldum. Notalar elimize ulaşır ulaşmaz Okul müdürümle de görüşerek öğrencilerimizden oluşan koroyla hemen çalışmalara başladık, altı gün sonra da Fazıl Say ile provalara başladık. Yaklaşık üç tam gün süren prova ve ses ile görüntü kayıtlarının ardından eser, bestecinin istediği şekilde ortaya çıkmış oldu. Koro ve orkestra olarak toplamda yaklaşık 220 kişi sahnede rol aldı.

'BAZI ELEŞTİRİLERİ YERSİZ VE AŞIRI BULDUM'

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Twitter hesabındaki paylaşımda “Bence olmamış…” diyerek marşı beğenmediğini açıkladı. 100. Yıl Marşı seslendirildikten sonra gelen tepkiler için neler söylersiniz?

Yeni ortaya çıkan her eser eleştiriye maruz kalır, seven olduğu gibi sevmeyen veya beğenmeyen de olabilir. Bir eserin sevilip sevilmeyeceğini veya benimsenip benimsenmeyeceğini ancak zaman belirleyebilir. Yıllar geçtikçe kimi eserler ortadan kaybolurken, kimileri ise kalıcı olur. Ancak ben bazı eleştirileri yersiz ve aşırı buldum, neden bu kadar tepki çektiğini de doğrusu anlayamadım. Başka 100. yıl marşları da yazılacaktır ve yazılmalıdır.

Bu Fazıl Say’ın bizlere armağan ettiği bir eser, gençlerimiz de okumaktan son derece mutlu oldular. Eleştiren kişilerin kim olduğu da çok önemli; herkes bir şeyler söyledi ama birçoğunun da temelsiz ve sırf eleştiri yapmak için söylendiğini düşünüyorum. Kaldı ki her eserin güçlü ve zayıf tarafları olabilir, öncelikle büyük bir emek var, bu emeğin hakkını vermek gerekir. Bu marşla ilgili beklentim elbette yıllarca sevilerek söylenmesi ve halkımız tarafından benimsenerek standart marş repertuvarına dahil olması.

.

Sizce Fazıl Say, halkın söyleyebileceği bir eser yazmaktan çok uluslararası platformda boy gösterecek bir marş yazmayı mı tercih etti?

Say’ın eseri ses sınırları açısından ve melodik ile ritmik yapılarıyla halkın rahatlıkla söyleyebileceği coşkulu bir marş. Bunun yanında uluslararası platformlarda da yer alabilecek nitelikler taşıyor; bu bence negatif değil, pozitif bir değer ve Say’ın eserine artı bir özellik getiriyor. Ayrıca okullarda kullanılmak üzere de orkestra ve piyano eşliği basitleştirilerek müzik öğretmenlerimiz için hazırlandı.

Bu marşı müzik okulları dışında herkes çok rahat söyleyebilir mi? Herkesin söyleyebileceği ve hafızasında tutabileceği müzik cümleleri içeriyor mu? Yani marşta bir prozodi sorunu söz konusu mu?

Prozodide çok büyük bir sorun olduğunu düşünmüyorum. Nitekim lise öğrencileriyle yaptığımız çalışmalar neticesinde herhangi bir sıkıntı yaşamadan marşı sözleriyle ortaya çıkarmayı başardık. Ona bakarsanız İstiklal Marşı'mızın birçok yerinde çok büyük prozodi sorunları var ve melodik aralıklar oldukça zor ancak görüyoruz ki bu marş milli marşımız olarak kabul edildi ve yıllardır söyleniyor. Fazıl Say’ın 100. Yıl Marşı yazılırken seçilen şiirde, söylenmesini kolaylaştırmak ve daha coşkulu bir eser haline getirmek için ufak değişiklikler de yapıldı.

.

Marşın yeterli ilgi ve beğeniyi gördüğünü düşünüyor musunuz?

Bu marş, 23 Nisan 2023 akşamı halkımızla paylaşıldığında canlı performans AASSM Büyük Salonu dolduran yüzlerce İzmirli ve bir o kadar da salon dışında dev ekranlardan izleyenlerin katılımlarıyla coşkulu bir şekilde defalarca ayakta alkışlandı. Bu bile tek başına eserin başarıya ulaştığını gösterir. Müzik eseri insanları etkilediği ve harekete geçirdiği zaman gerçekten insanlara mal olur, bu marşın da bunu başardığını düşünüyorum. Bence insanlar dinledikçe ve söyledikçe daha da benimsenecek ve beğenilecektir.