Ermenekli madencilere Soma'dan destek: Buradayız!

Ermenek'te hakları için mücadele eden ve jandarmanın sert müdahalesiyle karşılaşan madencilere bir destek de Soma'daki madenci arkadaşlarından geldi. Bağımsız Maden İş Sendikası üyesi madenciler, "Tekrardan ilan ediyoruz. Korkmuyoruz. Talepler kabul edilinceye kadar bu yoldan dönmeyeceğiz. Taleplerimiz karşılanmazsa Ankara'ya yürüyüşümüze devam edeceğiz" dedi. Jandarma tarafından dün gözaltına alınan 10 madenci savcılık ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.

Abone ol

Cihan Başakçıoğlu

İZMİR - Tazminat hakları için 12 Ekim'den bu yana eylem yapan Ermenekli madencilerin yeniden başlattıkları yürüyüşe jandarmanın saldırması üzerine, işçilere Soma'dan destek geldi. Bağımsız Maden İşçileri Sendikası üyesi maden işçileri, Ermenek'te hakları için mücadele eden arkadaşlarına destek olmak için basın açıklaması düzenledi.

Sendika binası önünde düzenlenen açıklamada konuşan Bağımsız Maden İş Yöneticisi Resul Demir, Karaman'ın Ermenek ilçesinde Seba, Cenne ve Akpınar havzasında çalışan maden işçilerinin yıllardır üç kuruş para kazanabilmek için yerin yedi kat altında ter döktüklerini, evlerine ekmek götürebilmek için sakat kaldıklarını ve yanı başlarında arkadaşlarını kaybettiklerini söyledi.

'ERMENEKLİ MADENCİLERİN TALEPLERİ AÇIK VE NET'

Tüm bunların karşılığında ise madencilerin alamadıkları maaşları ve tazminatları için patron Özbey ailesinin iki dudağı arasından çıkacak söze kaldıklarını söyleyen Demir, “Ermenekli madenciler bundan 88 gün önce maden ocağında başlattıkları direniş ile bu duruma 'Artık Yeter' dediler ve talepleri açık ve net ; Yatmayan maaşlarının ve tazminatlarının bir an önce hesaplara eksiksiz yatırılması, maden ocaklarında gerekli işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınması, işten atılan işçilerin işe geri iade edilmesi. Bu taleplerin duyulması için kazdılar. Çalmadıkları gitmedikleri kapı kalmadı. Tüm yetkililere insanlık dersi niteliğinde 88 gün boyunca süren bir eğitim verdiler” dedi.

'HER DEFASINDA 3-4 GÜN SONRA ÇÖZÜLECEĞİNİ SÖYLEYEREK OYALADILAR'

Madencilerin sorunlarının çözümü ve haklı taleplerinin yerine getirilmesi için her türlü müzakere kapısını açık bıraktığını belirten Demir, il sınırları içinde bulunan bütün mülki amirlerle, Enerji Bakanlığı, TKİ Genel Müdürlüğü, siyasi partiler ve grup başkan vekilleri ile uzun soluklu görüşmeler gerçekleştirdiklerini hatırlattı.

Soma'daki işçilerin çözümüne dair somut bir söz ve somut bir tarih verildiğini, Ermenekli madencilerin sorununun çözümü için ise Süleyman Soylu'nun görüşme esnasında Karaman Valisi'ni arayarak çözüm talimatı verdiğini hatırlatan Demir, "Fakat o günden bu yana bu tablo içerisinde gelişen hiçbir durum söz konusu olmadı. Ermenekli madenci heyetimiz Karaman Valisi ile defalarca görüşme gerçekleştirdi ve her defasında 3-4 gün sonraya çözüleceği söylenerek oyalandılar" dedi.

'TALEPLERİMİZ KARŞILANMAZSA ANKARA YÜRÜYÜŞÜMÜZE DEVAM EDECEĞİZ'

Dün ise direnişlerinin 87'inci gününde Ankara'ya doğru yeniden yürüyüşe geçen Ermenekli madencilerin jandarmanın sert müdahalesi ie karşılaştığını ifade eden Demir, aralarında sendika yöneticilerinin de bulunduğu çok sayıda kişinin darp edilerek gözaltına alındığını hatırlattı. Darp raporu almak için hastaneye giden ve madenci çocuğu olan gönüllü basın sorumlusu arkadaşlarının da hastaneden gözaltına alındığını belirten Demir, valinin vermiş olduğu kararla bütün kentte fiili sıkıyönetim uygulandığını, halkın sokakta dolaşmasına dahi izin verilmeyerek sokağa çıkma yasağı uygulandığını söyledi. Son olarak talepleri karşılanmazsa Ankara yürüyüşlerini sürdüreceklerini vurgulayan Demir, şunları kaydetti:

"Madencilerin iş yerlerindeki çalışma koşullarının iyileştirilmesi gerçekleştirilemeyecek bir talep mi ki bu sözün karşısına geçip, patronu koruyup kollayıp, alay eder gibi bu insanları oyalıyorsunuz. Madencilerin maaşlarını istemeleri gerçekleşmeyecek bir talep mi ki madencilerin yaşadıkları kentte fiili sıkıyönetim ilan ediyorsunuz. Kırk yıldır dededen, toruna madencilerin tazminatlarına çöken Özbeyler’e gücü yetmeyen devlet madencinin karşısında güç gösteriyor.

'BU YOLDAN DÖNMEYECEĞİZ'

Bizler şunu anlıyoruz ki Somada da Ermenekte de bu memleketin dört yanında da hakkını arayan, ölümle burun buruna yaşayan, açlıkla sınanan insanlar ancak ve ancak direnerek, hakkımıza çökmeye çalışanların karşısında yan yana örgütlü bir şekilde bulunduğumuzda kazanıyoruz. Dün Ermenekte jandarmanın barikatına, saldırısına, TOMA’sına karşı duran madencilerin, eşlerinin, çocuklarının göstermiş olduğu iradeyi, cesareti ve direnci saygıyla selamlıyoruz. Tekrardan ilan ediyoruz. Korkmuyoruz! Talepler kabul edilinceye kadar bu yoldan dönmeyeceğiz. Buradayız, ayakta, sokakta ve tetikteyiz. Taleplerimiz karşılanmazsa Ankara’ya yürüyüşümüze devam edeceğiz"

DARP RAPORU ALINMASI ENGELLENDİ

Öte yandan dün jandarmanın müdahalesi sonucu gözaltına alınan ve aralarında Bağımsız Maden İş Genel Başkanı Tahir Çetin ile Örgütlenme Uzmanı Ayşe Büşra Yılmaz'da bulunduğu madencilerin sabah saatlerinde adliyeye sevk edilerek savcılık tarafından ifadelerinin alınmaya başlandığı öğrenildi. Arkadaşları için adliye önüne gelen madenciler ise jandarma tarafından engellenirken, Fehim Özbey'in ofisinin koruma çemberine alınması dikkat çekti.

Bağımsız Maden İş Sendikası ise sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada 23 kolluk görevlisinin darp raporu aldığını ancak halkın darp raporu almasına tehditlerle izin verilmediğini belirtti. 

İŞÇİLER 20 SAAT SONRA SERBEST BIRAKILDI

Sabah saatlerinde adliyeye sevk edilen 10 madenci, savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından serbest bırakıldı.

Serbest bırakılan madenciler Ermenek Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada konuşan Bağımsız Maden-İş Sendikası Genel Başkanı Tahir Çetin, madencilerin Ankara yürüyüşlerinin ikinci kez engellendiğini belirterek Karaman Valisi'nin defalarca sorunu çözeceğini söylemesine rağmen sorunun çözülmediğine dikkat çekti. Madenci arkadaşları ile birlikte haksız bir şekilde gözaltına alındıklarını vurgulayan Çetin, "Yine biz buradan sesleniyoruz. Biz maden işçisiyiz, biz haklıyız" dedi. Gözaltına alınan maden işçilerinden İbrahim Yılmaz, "Benim oğlum dün hastanede gözaltına alındı. Bir sorum var cevap bulamadım. Biz hangi devlete güveneceğiz. Bizi coplayan devlete mi? Yoksa Hatem Özbey ve Fehmi Özbey'i koruyan devleti mi?" ifadelerini kullandı.