EMO: 100 elektrik mühendisinden 30’u işsiz

Elektrik Mühendisleri Odası, ekonomik krizin üyelerine etkisini araştırdı. 5 bin kişinin katıldığı araştırmaya göre elektrik mühendislerinin işsizlik oranı TÜİK’in açıkladığı oranın 3 katı; yüzde 30. Çalışan elektrik mühendisleri de yaşadıkları ekonomik sıkıntıları, “Maaşım çok düşük ama işsizlikten dolayı katlanıyorum”, “Borçlarımı ödeyemiyorum, ruhsal dengem bozuldu”, “Ek iş yapmayı veya mesleğimi değiştirmeyi düşünüyorum” sözleriyle dile getirdi.

Abone ol

ANKARA - Elektrik Mühendisleri Odası’nın (EMO), 5 bin üyesinin katılımıyla gerçekleştirdiği “Krizin EMO Üyesi Mühendislerin Yaşamına Etkileri” araştırması sonuçlandı. Araştırmaya göre, mühendislik fakültelerinden mezun olanların işsizlik oranı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinin çok üzerinde. TÜİK verilerine göre mühendislik bölümlerinden mezun olanların ortalama işsizlik oranı yüzde 10,3 olarak açıklanırken, EMO tarafından yapılan araştırmada bu oran üç katına çıkarak yüzde 30’un üzerinde seyrediyor. Araştırmada, 2015-2019 yılları arasında mezun olup hâlihazırda işsiz olan bin 226 genç mühendisin olduğu kaydedildi.

KADIN MÜHENDİSLERİN İŞSİZLİK ORANI DAHA YÜKSEK

Araştırmada işsizliğin kadın mühendisler açısından daha acil bir sorun olduğu da belirtildi. Buna göre kadın mühendislerde işsizlik oranı yüzde 42,2 iken erkek mühendislerde yüzde 30. Son beş yılda mezun olan kadın mühendislerin işsizlik oranı yüzde 46. Genç kadın işsizliği oranları 2018 mezunları için yüzde 48,6; 2019 mezunları için yüzde 68,9. Yani, iki yıllık kadın mühendislerin yarısı, bir yıllık mühendislerin ise yüzde 70’i işsiz.

MÜHENDİSLERİN PEK ÇOĞU İŞ BULMAKTA ZORLANIYOR

Ekonomik krizin mühendisler ve aileleri üzerinde yarattığı tahribatın büyüklüğüne dikkat çekilen araştırmada, tırmanan işsizlik, artan yoksullaşma, mühendislerin geleceğe güven duymaması, kendilerine olan güveni yitirme noktasına gelmelerinin ruhsal yıkıma neden olduğu ifade edildi. Bu süreçte EMO üyelerinin önemli bir kısmının işini kaybettiği belirtilen açıklamada, bu durumun mühendislerin yaşamlarını nasıl etkilediği şu şekilde açıklandı:

“Araştırma, üyelerimizin pek çoğunun ücretinin düştüğünü, kimisinin iş yükünün arttığını, kimisinin düzenli ücret alamadığını, pek çoğunun iş bulmakta zorlandığını, büyük çoğunluğunun hane gelirinde düşüş yaşadığını ortaya koymaktadır. Bunun üzerine, birçoğu evini değiştirmek, bir kısmı ailesine “sığınmak”, bir kısmı da arabasını satmak zorunda kalmıştır. Pek çoğu kredi ödemelerinde zorlanırken, bir kısmı yeni kredi bulmak ihtiyacındadır. Anket sonuçlarına göre, üyelerimiz dışarıda daha az yemek yiyor, daha az bakım hizmeti alıyor, daha az dışarıya çıkıyor, daha az spor yapıyor, daha az kültür sanat etkinliklerine katılıyor, daha az tatile gidiyor, daha az eğitim faaliyetlerine katılıyor.”

Araştırmaya katılan kişilerin işsizliğe ve işsizliğin yaşamlarına etkilerine dair anlattıkları şu şekilde sıralandı:

• Maaşım çok düşük ama işsizlikten dolayı katlanıyorum.

• Alım gücüm azaldı. Enflasyon sebebiyle aldığımız ücretin gücü zayıflıyor.

• Borçlar arttı, bankalardan çekmiş olduğum kredi ödemelerinde güçlük çekiyorum.

• Borçlarımı ödeyemiyorum, ruhsal dengem bozuldu.

• Kamuda sözleşmeli olarak çalışıyorum. Devletin açıkladığı yoksulluk sınırında ücret alıyorum

• Ek iş yapmayı veya mesleğimi değiştirmeyi düşünüyorum.

• Çalıştığım iş yerinde makine mühendisi almak yerine hâlihazırda çalışmakta olan benim gibi elektrik mühendisi arkadaşlara bu işler paylaştırılıyor.

• Kadın olduğum için işe alınmıyorum. İş yerleri tecrübe istiyor; bundan dolayı iş bulamıyorum. Üstelik iş arayamıyorum çünkü ulaşım masrafını karşılayamıyorum

• Sadece temel ihtiyaçları karşılayabiliyorum.

• İş aramak dışında aktivitem kalmadı

• Oksijen parayla olsa onu bile azaltacak durumdayız.

• Sosyal hayatım bitti. Ruhsal dengem bozuldu, özel hayatımda problemler yaşıyorum.