Duvar Arkası: CHP Zarrab davasından çekildi!

Beştepe diyor ki: 2017 Nisan'ına kadar Türkiye'nin sorunlarını çözeceğiz. Ondan sonra kimsenin darbe korkusu kalmayacak... İlber Ortaylı her şeyi biliyor... Kabinede değişiklik için yeni iddialar... Cemaatçi AK Partililerin eşleri yurtdışına yerleşti... CHP Zarrab davasından çekildi! Duvar Arkası bu hafta da Ankara kulislerinde konuşulanları aktarıyor...

Abone ol

CHP, ZARRAB DAVASINDAN ÇEKİLDİ!

CHP, Reza Zarrab (Rıza Sarraf) davasını yakından takip ediyordu. Hatta nisan ayında Miami'ye heyet göndermek isteyen CHP, Sarraf'ı tutuklatan savcı Preet Bharara'nın, 'Sarraf'ın kefalet ödemekten vazgeçtiğini ve yargılamanın New York'ta gerçekleşeceğini' açıklaması üzerine heyet göndermekten vazgeçmiş ancak farklı ülkelerin barolarına da kayıtlı bazı avukatlar aracılığıyla davayı izlemeyi sürdürmüştü. Her ne kadar Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan bu heyetin kendileri tarafından görevlendirilmediğini açıklasa da, heyet CHP Genel Merkezi'ne davayla ilgili rapor gönderiyordu.

Duvar, CHP'nin bu heyeti geri çektiğini öğrendi. Ana muhalefet partisinin bu kararının ardında yatan gerekçe merak konusu? Kimilerine göre CHP'nin bu kararı Yenikapı Ruhu'na dayanıyor, kimilerine göreyse davanın sonucuna ilişkin bazı öngörülere.

17-25 Aralık 2013'te AK Partili 4 bakan ile 3 bakan çocuğunun rüşvet vb. iddialarla haklarında soruşturma başlatılması AK Parti tarafından "darbe girişimi" olarak nitelendiriliyor. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 17-25 Aralık operasyonunun kilit isimlerinden biri olan ve ABD'de İran'a uygulanan ambargoyu delmekle suçlanan Rıza Sarraf hakkında bugüne kadar çok sert sözler sarf etmişti. Eylül ayı başında Sarraf'ın Kılıçdaroğlu'na "hakaret ve iftira" gerekçesiyle açtığı 3 tazminat davası da reddedilmişti.

'NİSAN 2017'YE KADAR SORUNLARI ÇÖZECEĞİZ!'

AK Parti'de uzun süredir suskunluk hakimdi. Bunu, "Herkes Külliye'den gelecek açıklamalar bekleniyor" sözleriyle yorumlayan tecrübeli bir AK Partili siyasetçi 'Külliye'nin önemli bir mesajını da Duvar'la paylaştı.

Konuşulanlara göre Cumhurbaşkanlığı konutu, 'sorunların nihai çözüme kavuşacağı tarih' olarak Nisan 2017'yi gösteriyor. Duvar'a bilgi veren kaynak bunu şu sözlerle ifade etti, "Külliye diyor ki: 2017 Nisan'ına kadar Türkiye'nin sorunlarını çözeceğiz. Ondan sonra kimsenin darbe korkusu kalmayacak!"

İkinci bir darbe endişesinin AK Parti'de yaygın olarak dile getirildiği biliniyor. 15 Temmuz sonrası bazı uygulamaların AK Partililer'i de rahatsız etmesine rağmen ikinci bir darbe ihtimali, AK Partili siyasetçiler tarafından OHAL'in uzatılmasının sorgulanmamasına neden oldu. Cumhurbaşkanlığı'ndan verilen Nisan 2017 tarihini, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "Belki 12 ay da yetmeyecek" sözleriyle birlikte değerlendirince Türkiye OHAL'den kolay kolay kurtulacağa benzemiyor.

MECLİS'TE TADİLAT SAVUNMASI: İLBER HOCA BİLİYOR!

Meclis'te 15 Temmuz darbe gecesi ağır hasar gören binaların onarımı yapılırken tartışmalı bir yıkım da gerçekleşti. TBMM yerleşkesinin 'Halkla İlişkiler' binası yıkılırken Meclis'in ödüllü camiinin de aynı akıbete uğrayacağı iddiaları tartışmaları alevlendirdi. Meclis tatildeyken başlayan tadilat ve restorasyon çalışmalarından darbe girişimi gecesi hasar görmeyen muhalefet kulisi de payına düşeni fazlasıyla aldı. Muhalefet kulisindeki loca yıkıldı, burada bulunan Atatürk'ün mareşal üniformalı dev tablosu kaldırıldı.

O tablo Aralık 2003'te, dönemin AK Parti Adıyaman Milletvekili Hüsrev Kutlu'nun eleştirisiyle gündeme gelmiş, Kutlu parti tarafından disiplin kuruluna sevk edilmişti. Şimdi Adıyaman Belediye Başkanı olan Kutlu, TBMM Muhafız ve Tören Taburu ile mareşal üniformalı Atatürk tablosu nedeniyle kendisini kışlada gibi hissettiğini söylemişti. Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'na bağlı tabur Aralık 2011'de gönderilmiş, askerin yerini polis almıştı. Şimdi o tablo da gitti.

Meclis'teki bu restorasyon ve yıkım tartışmaları arasında ödüllü binalarla ilgili kime danışıldığı sorusuna Meclis bürokratlarının verdiği yanıt dikkat çekiyor. Bürokratlar, "Burada yapılan her şeyden İlber Hoca'nın bilgisi var" diyerek itirazları bitirmeye çalışıyorlar. Meclis Restorasyon ve Teknik Uygulamalar Başkanlığı, Milli Saraylar'a bağlı. Prof. İlber Ortaylı da Milli Saraylar Bilim Kurulu üyesi. Buraya kadar tamam ama İlber Ortaylı'nın Meclis'teki yıkım ve restorasyonlardan ne kadar haberi olduğu, hatta haberi olup olmadığı tartışmalı.

FETÖ'CÜLER MİT'E HAKAN FİDAN'IN OLMADIĞI BİR AYDA MI SIZDI?

Geçtiğimiz haftaya damgasını vuranlardan biri de, "MİT'te FETÖ operasyonu: 87 kişi ihraç edildi" haberiydi. Habere göre FETÖ ile ilişkisi bulunduğu gerekçesiyle açığa alınan 141 MİT personelinden 87'si ihraç edildi. İhraç edilenlerden 52'si hakkında hazırlanan dosya savcılığa gönderilerek bu kişiler hakkında suç duyurusunda bulunuldu.

Peki uzun yıllar boyunca devletin tüm kurumlarına sızan 'FETÖ'cüler' MİT'e nasıl girdi? Ankara kulislerinde, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın AK Parti'den aday olmak üzere istifa ettiği bir aylık sürece dikkat çekiliyor. Fidan, 10 Şubat 2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere AK Parti'den milletvekili aday adayı olmak için istifa etmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Onu böyle bir göreve getiren benim. Müsaade edilmiyorsa orada kalması ve ayrılmaması gerekirdi. Tabii ki kırgınım" diyerek Fidan'ın adaylığına itiraz etmişti. Hakan Fidan 9 Mart 2015 tarihinde yazılı açıklama yaparak adaylıktan çekildiğini açıkladı ve hemen MİT Müsteşarlığı görevine geri döndü.

Ankara kulislerinde işte bu bir aylık süre içinde MİT'e alınan isimlere dikkat çekiliyor. Cemaat bağlantılı olduğu bilinen AK Partili bazı siyasetçilerin yine kendileri gibi bağlantıları bulunan yakınlarını Fidan'ın olmadığı bu bir aylık süre zarfında MİT'e yerleştirdiği konuşuluyor.

CEMAATÇİ AK PARTİLİLER'İN EŞLERİ YURT DIŞINA YERLEŞTİ

17-25 Aralık 2013 tarihinden sonra AK Parti iktidarı Fethullah Gülen cemaati üyelerini başta Emniyet olmak üzere devlet kadrolarından temizleme çalışmalarına başlamıştı. Bu tarihlerde FETÖ bağlantılı AK Partili bazı siyasetçilerin eşlerinin çocuklarını alarak yurt dışına yerleştiği, bazılarının gittiği ülkelerde ev aldığı, iş kurduğu konuşuluyor.

15 Temmuz'da bir darbe gerçekleşseydi o eşlerin ve çocukların Türkiye'ye döneceği de yine iddialar arasında. MİT'in darbenin hemen ardından hazırladığı listelerde bu isimlerin de olduğu belirtiliyor. MİT'in, 2013'ten itibaren Gülen cemaatiyle bağlantılı olduğu düşünülen o AK Partililer'in yakınlarının yurt dışı seyahat trafiğine ilişkin dosyalar hazırladığı da yine kulislerde konuşulanlar arasında.

KABİNE DEĞİŞİKLİĞİNDE ZİKREDİLEN İSİMLER

Yeni yasama yılının başlamasıyla birlikte Hükümet'te gerçekleşecek kabine revizyonu iddiaları bir kez daha gündemde. Bu kez bazı isimler de zikrediliyor. Siyasi kulislerde konuşulanlara göre, Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş ile Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi kabinede öncelikle değiştirilmesi beklenen isimler...

Bir süre önce Gençlik ve Spor Bakanı Çağatay Kılıç'ın da gideceği konuşuluyordu. AK Parti kulislerinde, Kılıç'ın bakanlığında FETÖ üyelerine yönelik kapsamlı operasyonlar yapılması ve açığa almalarla ihraçların bu iddiayı gündeme taşıdığı belirtiliyor ancak iddianın doğru olmadığı ifade ediliyor. Buna gerekçe olarak da Çağatay Kılıç'ın Cumhurbaşkanı'na en yakın isimlerden biri olması, vaktinin büyük çoğunluğunu Cumhurbaşkanı Erdoğan'la geçirmesi gösteriliyor.