Durakta kadınların fotoğrafını çeken erkeğe 1 yıl 8 ay ceza

Ankara’da durakta otobüs bekleyen bir kadının bacaklarının fotoğrafını çeken Şenol Çulha’ya ertelemesiz 1 yıl 8 ay hapis cezası verildi. Kadınların başlarına böyle bir şey geldiği takdirde sonuna kadar mücadele etmeleri gerektiğini söyleyen Aygül D, "Şikayetçi olmasaydım başka kadınlara da yapmaya devam edecekti” dedi.

Abone ol
ANKARA - Ankara Kızılay’da 1 Haziran 2019 tarihinde Çankaya Belediyesi’nin karşısında bulunan Ege Mahallesi durağında ablasıyla otobüs bekleyen Aygül D.’ye bir kadın gelerek “Arkanızdaki adam sizin bacaklarınızın fotoğrafını çekti” dedi. Şenol Çulha adlı erkeğin telefonundaki görüntüleri çevredekilerin ısrarı sonrası gören Aygül D., bu sırada sinir krizi geçirdi.  Çıkan arbedenin ardından 2 çocuk babası ve evli Şenol Çulha karakola götürüldü.
Kadınların olay sırasındaki desteğinin kendisi için cesaretlendirici olduğunu belirten Aygül D. şikâyetçi oldu ve 14 Ocak’ta karar duruşması için yaşadığı Eskişehir’den Ankara’ya geldi. Cinsel saldırı ya da cinsel tacizden hakkında dava açılmayan Şenol Çulha’ya özel hayatın gizliliğini ihlal ettiği gerekçesiyle Ankara 42’nci Asliye Ceza Mahkemesi tarafından ertelemesiz 1 yıl 8 ay hapis cezası verildi.
‘SONRASINDA İNSANLARA GÜVENSİZLİK BAŞLADI’
Bir hafta içinde kararı istinafa taşımadığı takdirde cezaevine girecek olan Şenol Çulha’nın telefonunda yapılan inceleme sonunda başka kadınlara ait görüntülerin de tespit edildiğini belirten Aygül D. şunları söyledi:
“Başkasının telefonunda fotoğrafını görünce insanın midesi bulanıyor. Normal bir yerde görsem hiç böyle bir şey yapacağını düşünmeyeceğim birisiydi.  Sonrasında da insanlara dair güvensizlik başladı. Herkeste bir potansiyel olabileceğini düşünmeye başladım.”
‘ARKAMDA KADINLARIN DESTEĞİNİ HİSSETTİM’
Olayın kendisi için ayrı bir öneminin olduğunu vurgulayan Aygül D. çevresindeki kadınların desteğini gözyaşları içerisinde şu sözlerle anlattı:
“Polis arabasının gelmesini beklerken Kızılay’da çiçek satan teyzeler büyük bir manevi destek verdiler. ‘Böyle şey mi olur, isteyen istediğini giyer, sakın peşini bırakma’ dediler.  Hiç tanımadığım kadınlar bana su getirdi ve elimi tutup sakinleştirmeye çalıştı. Polis arabasına binerken etraftaki herkes ‘adalet’ diye slogan atmaya başladı. O sırada hakkımı savunursam yalnız kalmayacağımı anladım ve bu benim için çok değerliydi. Bekçi, kadın arkadaşa ‘gidebilirsiniz işinizin başına dönün’ dedi. Kadın arkadaş da ‘ben işimin başında kız kardeşimin yanındayım zaten’ dedi ve o cümle beni çok rahatlattı. Arkamda kadınların desteğini hissettim. Kadınların dayanışması bana güç verdi.”
‘ŞİKAYETÇİ OLMASAYDIM BAŞKA KADINLARA DA YAPMAYA DEVAM EDECEKTİ’
Kadınların başlarına böyle bir şey geldiği takdirde sonuna kadar mücadele etmeleri gerektiğini söyleyen Aygül D. sözlerini şu ifadelerle noktaladı:
“Ben de mahkemeye giderken kesinlikle hak ettiği cezayı almayacağını düşünüyordum. Öyle olmayabiliyor.  Kadın hakim, sanığa çok sinirliydi. Hakim bizi küçümseyecek zannederek umutsuz bir şekilde duruşmaya gittim. Hakim kararı açıklarken, ‘Senin dışarıda dolaşırken benim ya da başkalarının fotoğraflarını çekmeni istemiyorum. Nasıl böyle bir şey yapabilirsin’ dedi.  Bu başka kadınların yaşadığının yanında çok küçük bir olay diye düşünmeyip kadınların sonuna kadar gitmeleri gerekiyor. Benim fotoğraflarımı çeken adamın telefonundan başka kadınların fotoğrafları da çıktı; bunu fark edip şikayetçi olmasaydım bu adam bunu başka kadınlara yapmaya devam edecekti. Birçok insanın başına gelecek bir şeyi engellemiş oldum.”