Cinsel istismar sanığı iş insanı İstanbul Sözleşmesi’nden yakındı

Annesinin eski patronu tarafından defalarca cinsel istismara maruz bırakılan kız çocuğunun davası Kocaeli Adliyesi’nde görüldü. Tutuksuz yargılanmasına devam kararı verilen sanık iş insanı İ.B., hakkındaki tüm suçlamaları reddederken yaptığı savunmada, “Sırf çocuğun ve kadının beyanı esastır denilerek İstanbul Sözleşmesi adı altında ezildik” dedi.

Abone ol

Ogün Akkaya

KOCAELİ - Yanında çalıştırdığı kadın işçinin kız çocuğu B.A'ya ortaokuldan itibaren defalarca cinsel istismarda bulunan iş insanı İ.B’nin tutuksuz yargılandığı davanın dördüncü duruşması Kocaeli 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Delillerin toplanabilmesi için 6 Nisan tarihine ertelenen dava sonrasında Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği basın açıklaması gerçekleştirdi.

B.A’nın psikolog eşliğinde alınan ifadesinde, ortaokul 5’inci sınıftan 7’nci sınıfa kadar annesinin patronu İ.B. tarafından defalarca cinsel istismara uğradığını, İ.B’nin kendisini harçlık verme bahanesiyle birçok kez aracının içerisine çağırdığını, bu esnada ve daha sonrasında ise mülk sahibi olduğu işletmenin en üst katında kendisine cinsel istismarda bulunduğunu belirtti.
Annesi ve İ.B.’nin arkadaş olduğunu belirten B.A. ifadesinde ayrıca, İ.B’nin kendisini iki kez annesinin evinde istismar ettiğini belirterek “Ben annem ve İ.B’nin arasında yatıyordum. Birlikte yattığımız zamanların birinde İ.B, yorganın altından beni istismar etti. Annem bu durumu fark etti ama bir şey demedi. Sadece kıyafetlerimi düzeltti” dedi. Anne H.O. ve sanık İ.B. ise aralarında bir ilişki olmadığını, hiçbir zaman bir arada uyumadıklarını ve böyle bir olayın yaşanmadığını söyledi.

‘BEN TÜRKİYE’Yİ SATIN ALACAK İNSANIM, SİZİ BURADA YAŞATMAM’

Mağdur B.A. ve babası E.A'nın avukatı Pınar Eren mahkemede yaptığı savunmada, “Mağdur B.A. sanık tarafından zincirli nitelikli istismara maruz bırakılmıştır. Anne H.O. bu durumu öğrendikten sonra Sanık İ.B'ye yaşananları sorduğunda Sanık İ.B. kendisine "Böyle bir şey yok o yaştaki çocukların ne meziyetleri olduğunu bilmiyor musun? Benden şikayetçi olacak olursanız Ben Türkiye'yi satın alacak insanım, sizi burada yaşatmam" ifadelerini kullanıyor. Mağdur 1.5 saat boyunca uzmanlar eşliğinde ifadesi alınmış ve yaşanan bütün olayları detaylı şekilde anlatmıştır. Şahsın tehdit mesajları ve havaalanında kaçarken yakalanması, kuvvetli suç şüphesi unsurları barındırdığı için sanık İ.B'nin tutuklanmasını talep ediyoruz" diye konuştu.

‘YETER Kİ BAŞKA ÇOCUKLAR DA MAĞDUR OLMASIN’

Müşteki baba E.A. mahkeme salonunda yaptığı konuşmada, karakoldaki polislerin kendisine dava dosyasının gizli olduğu gerekçesiyle bilgi vermediğini belirterek “Olaydan yedi ay sonra haberim oldu. Yaşananların detayını mahkeme kağıdı elime gelince öğrendim. Yaşananları kızımdan öğrenince onu savunamadığım için ağlamaya başladım. Bu zamana kadar niye söylemediğini sorduğumda kızım bana ‘korkuyordum baba’ dedi. Çocuğuma bu adamın ceza alacağına dair söz verdim. Kızımı psikoloğa götürdüm. Psikolog, ‘üzerine gitmeyin inkara yönelir’ dedi. Eski eşimin baskı gördüğünü ve İ.B’nin evinin etrafında dolaştığını, tehdit ettiğini büyük kızımdan öğrendim. Şikayetim sonuna kadar devam edecek. Yeter ki başka çocuklar da mağdur olmasın” dedi.

‘SAVCILARI ZOR DURUMA SOKUYORLAR’

Tutuksuz yargılanmasına devam kararı verilen İ.B., mahkeme salonunda yaptığı savunmasında hakkındaki bütün suçlamaların asılsız birer komplo teorisi olduğunu iddia ederek, “Para tuzağı zihniyetini o kadar geliştirmişler ki savcıları zor duruma sokuyorlar. Benim gibi zengin iş adamları, iftiralara maruz kalıp isimleri çıkmasın diye büyük paralar veriyor. Ben para vermeyi kabul etmedim. Alnım ak beraatimi istiyorum. İş adamları trilyonlar verdi. Sırf çocuğun ve kadının beyanı esastır denilerek. İstanbul Sözleşmesi adı altında ezildik” dedi.

‘İSTİSMARCILARIN KÖKÜNÜ KURUTANA KADAR MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ’

Mahkeme sonrasında Kocaeli Adliyesi önünde basın açıklaması yapan Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği Başkanı Saadet Özkan, bütün delillerin toplanarak sanığın tutuklu yargılanması için çalışacaklarını belirterek “İçeride sanık, ‘Ben, Türkiye’yi satın alacak insanım. Bundan sonra ölüm makinası olacağım. Senin kızının çıplak fotoğrafları var’ denilen Whatsapp konuşmalarının şahidi olduk. Bizler çocuklarımızı her türlü ihmalden ve istismardan korumak zorundayız. Bu kişi Irak’a kaçtı, Bulgaristan’a kaçtı ama bugün tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Aramızda gezen bu istismarcıların kökünü kurutana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Biz çocuklarımızı bu insanların eline bırakmak için doğurmuyoruz” açıklamasında bulundu.