Bize Necdet Tosun’un emanetiydi...

Erdal ve Gürdal Tosun bize Necdet Tosun’un emanetiydi, ikisi de kayıp gitti elimizden. Necdet Tosun gibi onları da çok sevdik.

Abone ol

Mesut Kara

DUVAR - Güne yine acı haberlerle başladık. Her ölümle biraz daha yalnızlaşıyor, biraz daha eksiliyoruz. Çocukluk, gençlik anılarımız yok oluyor. Dün gece Adana Aladağ’daki öğrenci yurdunda çıkan yangında 11 çocuğumuzun ve 1 görevlinin yanarak hayatını kaybetmesinin acısını yaşıyorken, sabah saatlerinde bir acı haber de sanat dünyasından geliyordu. Sanatçı Erdal Tosun geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetmişti. (Geçtiğimiz hafta yine müzisyen, söz yazarı, besteci Alaadddin Us’u da trafik kazasında yitirmiştik.)

.

Erdal Tosun Yeşilçam’ın sevilen oyuncularından Necdet Tosun’un oğlu, geçtiğimiz yıllarda kaybettiğimiz oyuncu Gürdal Tosun’un ağabeyiydi. 1963 doğumlu olan Erdal Tosun, 1982 yılında Atıf Yılmaz’ın yönettiği Mine adlı filmle sinema oyunculuğuna başlamıştı. Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'ndan mezun olduktan sonra Özel Tiyatroyu kurdu.

Daha sonra Antalya Devlet Tiyatrosu'nda göreve başladı. Devlet Tiyatroları'ndaki görevinden ayrılıp BKM Oyuncuları arasına katıldı. Birçok dizide ve filmde izlediğimiz Erdal Tosun, Bir Demet Tiyatro’daki Eyvah Necdet tiplemesiyle ve Rina filmindeki unutulmaz “Ne olmuş büyük adam olamadıysak, hayallerimizi satmadık ya” repliğiyle belleklerimizde yer edindi. Yarım Elma'da canlandırdığı "Medeni Karpuz" karakteriyle söylediği “kıroyum ama para bende” repliğiyle de sempati toplayan Erdal Tosun kısacık hayatına 100’e yakın sinema filmi ve birçok dizi sığdırmıştı.

TOSUN’LARIN ‘YAZGISI’

Yeşilçam’ın en sevimli en güleç yüzlü oyuncusuydu Necdet Tosun. Onu daha çok salon komedilerinin, Ayşecik’li, Ömercik’li filmlerin sevimli, güleç yüzlü aşçısı olarak izledik. Burhaniyeli olan Necdet Tosun gerçek hayatında da bir dönem lokantacılık, leblebicilik, terzilik yapar. Fiziği ve güleç yüzüyle Burhaniye’ye gelen bir film ekibinin dikkatini çeker.

İstanbul’a gelerek filmlerde oynamaya başlar. Çok çalışkan bir oyuncudur, setten sete koşar. İyi kalpli ve yardımseverdir. 1956 yılında sinema oyunculuğuna başlayan Necdet Tosun 272 filmde oynar. İş için gittiği Almanya'da trafik kazası geçirir. İstanbul'a getirildikten 13 gün sonra, 10 Mayıs 1975'te yaşama veda eder. Geride pırıl pırıl ve kendisi gibi oyuncu olacak iki evlat bırakır; Gürdal ve Erdal Tosun.

Babası ve ağabey’i gibi oyuncu olan Gürdal Tosun üç yıl üst üste konservatuar sınavlarına girer, aşırı kilosu nedeniyle okula kabul edilmez.. Sanat hayatına Levent Kırca tiyatrosunda gişede bilet satarak başlayan Tosun, azimle kilo vererek konservatuara girmeyi başarır. Mimar Sinan Üniversitesi, Devlet Konservatuarı, oyunculuk bölümünü 1990 yılında bitirdikten sonra, Devlet Tiyatrosu, İstanbul Şehir Tiyatroları, Bakırköy Belediye Tiyatrosu gibi tiyatrolarda görev yapar.

Bir Demet Tiyatro’da canlandırdığı Laz Bakkal’ın çırağı sevimli, komik, saf Tombik tiplemesiyle unutulmazlar arasında yerini alır. 30 Ağustos 2000 tarihinde aramızdan ayrılır Gürdal Tosun.

Erdal ve Gürdal Tosun bize Necdet Tosun’un emanetiydi, ikisi de kayıp gitti elimizden. Babaları Necdet Tosun gibi onları da çok sevdik, çok özleyeceğiz.

Necdet Tosun'un oğlu 'Eyvah Necdet': Babası gibi gitti