Bir Diyarbakır filmi: Sur’da Devran

Yakın zamanda izleyicilerle buluşmaya hazırlanan "Sur’da Devran” filminin fragmanı yayınlandı. Yönetmen Haşim Aydemir, filmin Diyarbakır’da dayanışmayla çekildiğini söyledi.

Abone ol

Mahir Fırat Fidan

Haşim Aydemir’in 1990’lı yıllarda Diyarbakır Sur’da yaşayan 3 gencin hikâyesini anlatan "Sur’da Devran" filmi, yakın zamanda izleyici ile buluşacak. Oyuncu kadrosunda Sırrı Süreyya Önder, Nazmi Kırık ve Yüksel Ünal’ın yer aldığı film, Murat Türk’ün hikâyesinden beyazperdeye uyarlandı.

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yaygın olan "kuşbazlık" kültürü üzerinden şekillenen film, dönemin politik hafızasına da yer yer atıfta bulunuyor. Mizahın, yoksulluğun, aşkın ve cezaevinde yaşanan işkencelerin iç içe geçtiği filmin yönetmenliğini Haşim Aydemir, yapımcılığını Erdal Oyunlu, senaristliğini ise Sabahat Altıparmakoğlu üstlendi.

Profesyonel oyuncuların yanında sinemaya yeni adım atmış Mustafa Yalçın, Ahmet Baran Başboğa ve Savaş Damla gibi Diyarbakır’da doğmuş büyümüş genç isimlerin de başrolde yer aldığı filmden fragman yayınlandı. Biz de bu vesile ile filmin yönetmeni Haşim Aydemir ve senarist Sabahat Altıparmakoğlu ile “Sur’da Devran” filmi üzerine konuştuk.

.

'SUR’DA DEVRAN'IN ÇEKİM HİKÂYESİ

Yönetmen Haşim Aydemir filimin çekim sürecini şöyle anlattı: "'Sur’da Devran'ın her aşaması film gibi kıpır kıpır, öykü gibi zengin hikâyelerle dolup taştı. Herhangi bir zorlukla (tabii burada zorluk algısı eşiği de önemli) karşılaştığımızı söyleyemem. Senaryo yazım süreci, filmin hayata geçişi için hazırlık süreci ve çekimler başlı başına yeni hikâyeler yarattı. Diyarbakır sokaklarında mekân bakarken ve film çekerken tanıştığımız, tanıştığımız andan itibaren tüm süreci birlikte yaşadığımız, bazılarının oyuncu olarak filme katıldığı, onlara katılımıyla yeni diyaloglar yazdığımız bazen de onların diyaloglarını senaryoya kattığımız yani biraz da sette yazılan ve çekilen bir film oldu.”

'NAZMİ KIRIK, SIRRI SÜREYYA ÖNDER VE YÜKSEL ÜNAL OLMASAYDI, SUR'DA DEVRAN AKSARDI'

Sırrı Süreyya Önder, Nazmi Kırık ve Yüksel İnal gibi usta oyuncuların da yer aldığı filmin kadrosunun özenle seçildiğini dile getiren Aydemir, sözlerini şöyle sürdürdü: "Filmin oyuncu kadrosu oluşturulurken fırsatlar yaratmayı, çeşitlilik sağlamayı ve deneyimli oyuncuların katkılarını önemsedik. Ana ve yan roller için yerel dil ve kültür uyumu senaryodaki karakterlerin canlandırılması için elzemdi. Bazı bilinen oyuncuların yanı sıra ilk kez oyunculuk yapacak olan ya da seçmelerle kadroya katılan oyuncularımız oldu. Her set bir sonraki setin okulu gibiydi. Umarız bu filmde ilk kez rol alan arkadaşlarımızı daha birçok filmde görmeye devam ederiz. Ayrıca şunu vurgulamak gerekir ki, Nazmi Kırık, Sırrı Süreyya Önder ve Yüksel Ünal olmasaydı Sur’da devran aksardı."

.

'BEYAZPERDEDE KENDİMİZİ GÖRECEĞİZ'

Filmin senaristi Sabahat Altıparmakoğlu ise film hakkında, "'Sur’da Devran', aklını, kalbini, gözünü, kamerasını etrafında gördüklerine çevirmiş bir film. Bir ayağı geçmişte, bir ayağı günümüzde ve bir adımda farklı bir geleceğe uzanabilecek" dedi.

Parmakoğlu, şunları söyledi: “Biz bu filmi halklarımızın izlemesi hayali ile yaptık, beyazperdede kendimizi görmek, göstermek ve yönetmenimiz Haşim Aydemir’in ifadesiyle, ‘Halk olarak ağız dolusu gülemiyoruz ama en azından tebessüm edebilelim’ istedik" diye konuştu.

FİLMİN HİKÂYESİ MURAT TÜRK’E AİT

Uzun yıllardır cezaevinde tutulan Murat Türk’ün hikâyesinden uyarlanan "Sur’da Devran" filminin senaryolaşma sürecini anlatan Altıparmakoğlu, süreci şöyle anlattı: "Murat Türk’ün 'Köprüdeki Düşman' adlı öykü kitabında birbiriyle bağlı üç güvercin öyküsü vardır. Okuyanlar bilir; Diyarbakır’a özgü Kürtçe ve Türkçe ile dillenen, güldüren, ağlatan, aşinalığı ile sıcacık saran öykülerdir bunlar. Filmin senaryosunu bu öykülerden uyarladık. Öyküler ile senaryo, karşılaştırmanın hangi açıdan yapıldığına bağlı olarak hem benzer hem de farklı. Senaryoya bir aşk hikayesi ekledik ve o hikâyenin kendi dinamikleri oluştu. Değişiklikler yapmamızda kendi tercihlerimizin yanı sıra koşulların ve imkanlarımızın da etkileri oldu."

.
‘KAMERA, SOKAĞIN DİLİNE DÖNDÜ’

Pandemi süreci yayınlanması ertelenen film yakın zamanda izleyici ile buluşacak. Sözü son olarak Haşim Aydemir alıyor ve filmi izlemeyi bekleyen sinemaseverlere şunları söylüyor: "Biz bu filmde kameralarımızı sokakların diline döndürdük. Filmin her aşaması içtenlikle, sevgiyle ve dayanışmanın gücüyle yol aldı. İzleyiciler, film vizyona girdiğinde aynı duygularla filme sahip çıkarlarsa çok mutlu oluruz zira bu artık izleyicilerin filmidir."