Bedri Rahmi Eyüboğlu'ndan cinsellik imgeleri

Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun az bilinen Babatomi ve Öpücük serilerinden işleri Dirimart Nişantaşı'nda. Seriler sanatçının cinsellik odaklı çizimlerinden oluşuyor.

Abone ol

DUVAR - Bedri Rahmi Eyüboğlu'nu çoğunlukla Anadolu motiflerinden esinlenen işleriyle hatırlıyoruz. Ancak onun seramikten resme, heykelden duvar resmine, şiirden denemeye kadar uzanan veriminde farklı arayışlara işaret eden işler de mevcut. Dirimart Nişantaşı'nda yer alan sergisinde Babatomi ve Öpücük ismindeki iki serisinden otuza yakın çalışma yer alıyor. Eyüboğlu'nun bu az bilinen çalışmaları sanatçının cinsellik odaklı çizimlerini sunarak ayrıksı bir yerde duruyor. Aynı zamanda dünya sanatındaki çağdaşlarıyla olan etkileşimine dikkat çekiyor. Dirimart ekibinden sergiyi hazırlayanlardan Zeynep Yazıcı'yla konuştuk.

Bedri Rahmi Eyüboğlu

Öncelikle Eyüboğlu'nun Babatomi ve Öpücük serileri hakkında bilgi verir misiniz? Hangi döneme ait? İlk ne zaman gün yüzüne çıktı?

Babatomi, 1960’lı yılların başında, Bedri Rahmi’nin University of California’ya misafir öğretim üyesi olarak gittiği yıllara denk gelen bir seri. Seri, bir kadın ve bir erkek arasındaki cinsel birleşmenin, Eyüboğlu’nun sanatsal pratiği boyunca kullandığı farklı üsluplarla resmedildiği çalışmaları içeriyor. Bedri Rahmi, bu seride kadın ve erkeğin cinsel dürtülerinden hareketle bir desen oluşturuyor ve bu deseni çeşitli tekniklerle tekrarlıyor.

Seride resmedilen kadın, Eyüboğlu’nun o dönemler aşk yaşadığı, “Böcek” lakaplı, yabancı uyruklu bir kadın. Öpücük serisinde ise sanatçı Babatomi’deki figürlerin suratlarına odaklanıyor. Öpüşen, birleşen, iç içe geçen figürler çeşitli tekniklerle resmediliyor. Babatom'iler üzerine Ferit Edgü’nün 1978’de yayınlanmış bir kataloğu da mevcut. Bu seri ilk kez o tarihlerde gün yüzüne çıkıyor.

Babatomi, 1960’lı yılların başında, Bedri Rahmi’nin University of California’ya misafir öğretim üyesi olarak gittiği yıllara denk gelen bir seri. Seri, bir kadın ve bir erkek arasındaki cinsel birleşmenin, Eyüboğlu’nun sanatsal pratiği boyunca kullandığı farklı üsluplarla resmedildiği çalışmaları içeriyor."

Bu iki seriyi birbirine bağlayan etmenler neler?

Her iki seri de Eyüboğlu’nun Amerika’da bulunduğu dönemde ortaya çıktığı için sanatçının orada gözlemlediklerinin üslubuna yansıdığını söylemek mümkün. Çağdaşı olan ressamların Eyüboğlu’nun tekniğinde yarattığı etkiler bu iki seride görülebiliyor. Öpücük ise, aslında Babatomi’nin içinden çıkma bir seri, bu seride de aynı şekilde sanatçının kullandığı farklı üslupları tekrarlı bir şekilde görebiliyoruz.

'SERİLER EYÜBOĞLU'NUN ALIŞILMIŞ TEMALARINDAN FARKLI BİR YERDE'

Bu iki seri Eyüboğlu'nun çalışmaları arasında nerede duruyor?

İki seri de Eyüboğlu’nun sanatsal pratiğinde görmeye alıştığımız temalardan daha farklı bir temaya yer veriyor. Anadolu motifleri ve masalları esinleriyle yaptığı çalışmalardan daha ayrıksı bir yere sahip. Çizgiler sanatsal yaklaşım ve estetik kaygılar Eyüboğlu’na has olmasının yanında onun sanatı hakkında düşünüldüğünde ilk akla gelen imgeler olmaktan uzak.

Aynı zamanda sanatçı, Amerika’ya gittiği yıllarda başta Rothko olmak üzere uluslararası platformda tanınırlığa sahip pek çok soyut dışavurumcu ve kübist sanatçıyı yakından izleme fırsatını da elde ediyor. Bu serilerde de söz konusu yakın gözleminin etkilerini görmek mümkün.

Seriler şu ana kadar hangi koleksiyondaydı?

İşler, Eyüboğlu ailesinden bu sergi için bir araya getirildi.

Eyüboğlu'nun bu seridekiler gibi pek gün yüzüne çıkmamış başka hangi çalışmaları var? Eyüboğlu'yla ilgili başka hangi çalışmalar yapmayı düşünüyorsunuz?

Dirimart programında hem modern hem de çağdaş dönemde eserler üretmiş sanatçıların sergilerine eş zamanlı olarak yer vermeyi önemsiyor. Galerinin Eyüboğlu ile ilişkisi de zaten uzun soluklu. Bu 5. kişisel sergisi. Daha önceki projelerde Hem Eren Eyüboğlu hem de Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun sanatına kapsamlı bakışlar sunmayı hedefleyen sergiler düzenlenmişti. Bu projelerle yapılan yayınlar, özellikle sanatçıların farklı serilerinden eserlerinin envanterlenmesine ve yayımlanmasına önemli bir katkı sağlamıştı. Gün yüzüne çıkması meselesi biraz bu kaynaklara dönülmesi ve yeni projeler üretme arzusuyla ilişkili. Bundan sonraki projelerde ise bu sergide olduğu gibi daha çok belirli bir dönemine ya da serisine odaklanan projeler geliştirmeyi amaçlıyoruz.