Bahçeli: Merakımız İstanbul'da eşbaşkanlık olup olmadığı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli üç belediyeye kayyım atanmasını "Devletin olmadığı yerde demokrasi hükümsüzdür, temelsizdir" diyerek savundu. Kayyım uygulamasına tepki gösteren İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu için "Destek açıklaması milli şerefe hakarettir" ifadesini kullanan Bahçeli, Abdullah Gül ve Ahmet Davutoğlu için de “Bu iki şahsın hükümete duydukları husumet gözlerini kör, vicdanlarını da esir etmiştir” dedi

Abone ol

ANKARA – Diyarbakır, Mardin ve Van belediyelerine kayyım atanması sonrası İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu telefonla arayarak kutlayan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yazılı bir açıklama ile de desteğini sürdürdü. Bahçeli kayyım atamalarına tepki gösterenleri de sert dille eleştirdi.

Bahçeli, Diyarbakır, Mardin, Van Büyükşehir Belediyelerinin HDP’li Belediye Başkanlarının görevden alınmasını “isabetli bir idari tasarruf” olarak değerlendirdi, “Bu mücadelenin kesintisiz sürmesi yegane arzumuzdur. Devletin kaynaklarını, milletin kazanımlarını teröristlere peşkeş çekenler pişman edilmelidir” dedi.

'DEVLET BAŞA KUZGUN LEŞE ATILDI'

Görevden alınan belediye başkanlarının haklarında pek çok soruşturma ve kovuşturma bulunan terör yandaşları olduğunu savunan Bahçeli, “Devletin olmadığı yerde demokrasi hükümsüzdür, temelsizdir” dedi. Diyarbakır, Mardin, Van büyükşehir belediye başkanlıklarının idaresinin kayyım sonrası egemenliğin yegane sahibi Türk milletinin doğrudan kontrolünde olduğunu ifade eden Bahçeli buna karşı çıkanları eleştirdi.

Bahçeli HDP’ye, “Anlaşılan boğazındaki kemendi Kandil’den tutulan HDP, Eylül 2016’dan 31 Mart 2019’a kadar sorumluluğu altındaki 105 belediyenin 95’ine kayyum atanmasından herhangi bir ders almamış, alacak dirayet ve basireti de gösterememiştir. Yanlış hesap devletin ve milletin var oluş azminden hamd olsun dönmüştür. Devlet başa gelirken kuzgun leşe atılmıştır” diye seslendi.

EKREM İMAMOĞLU'NA TEPKİ

CHP’nin kayyım tepkisini de eleştiren Bahçeli, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yüklendi. İmamoğlu’nun kayyım tepkisini, “PKK’yı selamlamak olarak nitelendiren Bahçeli “Bizim merakımız İstanbul’da da eşbaşkanlık uygulamasının olup olmadığıdır. İstanbullu kardeşlerimi yüzüstü bırakıp yatlarda sefa süren bir şahsın görevden uzaklaştırılan belediye başkanlarına destek açıklaması millete, milli şerefe haksızlık ve hakarettir” dedi.

'KILIÇDAROĞLU 50 MİLYON DOLARI BULUP TANK PALETE ORTAK OLSUN

CHP Genel Başkanı ve sözcüsünün açıklamalarını “HDP, kendisine dosyası günbegün kabaran yeni bir suç ortağı bulmuştur” sözleriyle eleştiren Bahçeli, Kılıçdaroğlu’na satışı gündemde olan Tank Palet Fabrikası üzerinden yüklendi. Bahçeli şunları ifade etti:

“CHP Genel Başkanı’nın hem tank palet fabrikası istismarını sürdürüp hem de PKK’yla paslaşması, üstelik henüz 50 milyon doları bulamaması tam bir siyasi yozlaşma ve akıl kaymasıdır. Aziz milletimiz banker Kılıçdaroğlu’nun 50 milyon doları bulup Adapazarı’ndaki tank palet fabrikasına gözü kesiyorsa ortak olmasını sabırsızlıkla beklemektedir. Kılıçdaroğlu’nun bir hafta içinde 50 milyon doları nasıl ve ne şekilde bulacağı ise ayrı bir tartışmanın konusudur.”

GÜL VE DAVUTOĞLU’NA: HÜKÜMETE HUSUMET GÖZLERİNİ KÖR ETMİŞ

Bahçeli, kayyım atamalarını eleştiren 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’na da şu sözlerle yüklendi: "11. Cumhurbaşkanıyla birlikte sabık Başbakan Serok Ahmet’in aynı anda PKK’nın tezlerine bodoslama destek vermeleri, öne çıkmaları, adeta paylaştırılmış görevlerini titizlikle yerine getirmeleridir. Geçmişleriyle çelişen, bir zamanlar taşıdıkları tarihi görevlerle tezada düşen bu iki şahsın hükümete duydukları husumet gözlerini kör, vicdanlarını da esir etmiştir. 11.Cumhurbaşkanı’nın “Daha yeni seçilmiş belediye başkanlarının bu şekilde görevden alınmaları demokrasimiz için doğru olmamıştır” değerlendirmesi Güroymağa Norşin diyen, çok güzel şeyler olacak müjdesiyle yıkım sürecinin fitilini tutuşturan bozuk zihniyetin tastamam aynısı ve devamıdır. Fırat’ın doğusuna suskun, İdlib’teki gelişmelere sessiz, küresel oyunlara itirazsız, hainlere tepkisiz kalanların bir ara Türk milletinin oy ve desteğiyle devletin en tepesinde bulunmaları hakikaten de çok düşündürücü bir kayıp ve handikaptır. Siyasi rövanş alma dürtüsüyle hareket edip milli meselelerde tarafsız alan bulmaya çalışan gafillerin bu milletin geleceğinde asla yeri olmayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı ve Başbakanı unvanlarını taşıyanların PKK’nın değirmenine gafilce su taşımaları tarifi olmayan bir tükenmişlik ve gayretkeşliktir." (DUVAR)