AYM'den dezenformasyon yasası kararı

Anayasa Mahkemesi, Dezenformasyon Yasası'nın iptal talebini 6'ya karşı 8 oyla reddetti.

Abone ol

DUVAR - Anayasa Mahkemesi, Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’la Türk Ceza Kanunu’na (TCK) eklenen maddenin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemini esastan görüştü.

Mahkeme, iptal başvurusunu 6'ya karşı 8 oyla reddetti.

CHP GENEL BAŞKANI ÖZGÜR ÖZEL'DEN İLK YORUM

Halk Tv'de yer alan habere göre, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Anayasa Mahkemesi'nin kararıyla ilgili "Bundan sonra gazetecilerin işi daha da zor" dedi.

TGS: ANAYASAYI YOK SAYDILAR

Bugün gün boyu, Anayasa Mahkemesi önünde “sansüre ve tutuklamalara karşı basın nöbeti” tutan basın meslek örgütleri, ‘Sansür Yasası’nın iptali talebini reddeden Anayasa Mahkemesi önünde açıklama yaptı.

Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Gökhan Durmuş, şunları söyledi:

“Anayasa Mahkemesi üyeleri Anayasayı yok saydılar. Bizler açısından bu, tabii ki önemli bir karardı. Sansür yasasındaki dezenformasyon yasasının iptal edilmesini istiyorduk. Ama istediğimiz yönde bir karar çıkmadı. Bu, biz gazeteciler için tabii ki bir son değil. Basın özgürlüğü önündeki birçok engelden biri olarak bu, önümüzde duruyor. Bunun için de mücadelemizi aynı hızda, aynı tempoda sürdüreceğiz. Bu yasanın tamamen iptal edilmesi, Türkiye’de basının özgürce çalışabilmesi için meslek örgütleri olarak mücadelemizi devam ettireceğiz, sürdüreceğiz. Bu yasanın Anayasa Mahkemesi’nde onaylanması ile birlikte gazetecilerin haberlerine yönelik daha saldırgan bir tavır bekliyoruz. Bunun için de dayanışmamızı daha güçlü tutmamız, bu saldırıları püskürtmemiz dayanışma ile ancak mümkün olabilir. Mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Kalemlerimizi özgür kılana kadar mücadele edeceğiz.

ÇGD: GAZETECİLİK, SANSÜRLE MÜCADELENİN TARİHİDİR

Çağdaş Gazeteciler Derneği Ankara Şube Başkanı Demet Aran ise şöyle konuştu:

“Bugün Anayasa Mahkemesi’nin görüştüğü madde, Türkiye’de basın özgürlüğünün önündeki engellerden ilkiydi. Anlıyoruz ki sonuncusu da olmayacak. İktidarlar için basın tarihi, sansürün tarihi ise; biz gazeteciler için de gazetecilik mesleği sansürle mücadelenin tarihidir. Biz mesleğimizi yapmaya devam edeceğiz. Halkın haber alma hakkını savunmaya devam edeceğiz. Sansürcüler, bedeli ne olursa olsun bizim mesleğimizi yapmamıza engel olamayacak.”

GAZETECİLER CEMİYETİ: BİZDE DERİN ŞÜPHELER UYANDIRIYOR

Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Kenan Şener ise şu değerlendirmeyi yaptı:

“Anayasa Mahkemesi’nin verdiği bu kararı, biz önümüzdeki günlerde maalesef çok konuşacağız. Pek çok meslektaşımızın bu yasa maddesi uyarınca soruşturulduğunu biliyorsunuz, artık tüm kamuoyu biliyor. Önümüzdeki günlerde biz bu soruşturmaların artmasından çok derin endişe duyuyoruz. Kararın saatlerce çıkmaması, görüşmeye erken saatlerde başlamalarına rağmen ancak akşamüstü bu kararın ortaya çıkması, Anayasa Mahkemesi raportörünün bu konudaki görüşün iptali yönünde olmasına rağmen yüksek yargıçların 6’ya karşı 8 oyla bu kararı alması, bizde açıkçası derin şüpheler uyandırıyor. Anayasa Mahkemesi’nin kararının bu saate kalmış olması şüphelerimizi doğrular nitelikte. Biz yüksek yargıçların üzerinde herhangi bir baskı olduğunu düşünmek istemiyoruz. Biz Anayasa Mahkemesi’nin yargıçlarına güvenerek gazetecilik yapmıyoruz. Yapmadık, yapmayacağız. Biz Anayasaya güvenerek; basın ve ifade özgürlüğüne, temel insan haklarına güvenerek gazetecilik yaptık, yapmaya da devam edeceğiz."

ÜÇ YILA KADAR HAPİS YOLU AÇIK

Kamuoyunda dezenformasyonla mücadele olarak bilinen 7418 Sayılı Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu'nun 29'uncu maddesiyle TCK'nın 217/A maddesine ekleme yapılarak, “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçu ihdas edilmiş, bu suçu işleyenlerin 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması öngörülmüştü.

TCK'ya eklenen 217/A maddesi şöyle:

- Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma: (1) Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. (2) Fail, suçu gerçek kimliğini gizleyerek veya bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlemesi halinde, birinci fıkraya göre verilen ceza yarı oranında artırılır. (HABER MERKEZİ)