AYM'den Ayşe öğretmene hâlâ yanıt yok!

"Çocuklar ölmesin" dediği için yargılanıp 15 ay hapse mahkûm edilen Ayşe öğretmenin bireysel başvurusunu Anayasa Mahkemesi 31 Ekim'e kadar inceleyip ihlal kararı vermezse Ayşe Çelik 1 Kasım'da yeniden cezaevine girecek. Çelik'in avukatları AYM kararı dışında 6 aylık yeni bir erteleme ve denetimli serbestlik başvurusu da yaptı. Üç kurumdan da henüz yanıt gelmedi

Abone ol

ANKARA – Öğretmen Ayşe Çelik, telefonla bağlandığı Beyaz Show’da yaptığı konuşmasının ardından ‘terör örgütü propagandası yaptığı’ iddiasıyla 1 yıl 3 ay hapse mahkûm edildi. İlk altı aylık ertelemenin ardından çocuğu dünyaya gelen Ayşe öğretmen, bebeği 6 aylıkken cezaevine girdi.

Bu süreçte Ayşe öğretmen adına, ifade özgürlüğü ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi (AYM)’ne bireysel başvuru yapıldı. AYM tarafından tedbir kararı reddedilirken esasa ilişkin ise bir karar verilmedi.

TAHLİYE SÜRESİ 31 EKİM'DE DOLUYOR

Diyarbakır İnfaz Hakimliği’nin altı aylık erteleme talebini kabul etmesinin ardından tahliye edilen Ayşe öğretmenin tahliye süresi 31 Ekim 2018’de doluyor. Anayasa Mahkemesi(AYM) öğretmenin bireysel başvurusuna yanıt vermezse 1 Kasım itibariyle Ayşe öğretmen yeniden cezaevine girecek.

AYM DIŞINDAKİ İKİ BAŞVURUYA DA YANIT YOK

Ayşe Çelik’in avukatı Mahsuni Karaman AYM'nin kararı dışında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na 6 aylık yeni bir erteleme talebinde bulundu. Diyarbakır İnfaz Hakimliği'ne Ayşe öğretmenin denetimli serbestlik hükümlerinden yararlanması başvurusu da yapan Karaman'ın iki başvurusuna da henüz yanıt verilmedi.

'VAKİT ÇOK AZ KALDI'

Kamuoyunun, ifade hürriyeti kapsamında konuştuğu ve barışçıl çağrılar yaptığı için Ayşe öğretmene sahip çıktığını belirten Karaman bir an önce Anayasa Mahkemesi'nin kararını vermesi gerektiğini belirterek şunları söyledi, "Ayşe öğretmenin şiddet içeren ve şiddeti öven beyanları yoktu. Bu beyanlar da tüm toplumun gözü önünde sarf edildi. İnsanların şaşırdığı nokta, 'Bu suç mu! Bu kadın bir şey demedi ki!' oldu. Bu insani bir haykırıştı. Türkiye toplumu buna hassas ve Türkiye yargısının da toplumu nazara alarak ifade hürriyeti noktasında daha hassas kararlar vermesi gerekiyor. Bu dosya Türkiye yargısı için ciddi bir badiredir. Bu ayıbın gelinen aşamada giderilmemiş olması üzücü ve ileride AİHM'in göreceği kararla uluslararası hukukça da tescillenmiş olur. Zamanında vermezse bu kararı AYM, Ayşe öğretmen cezaevine girecek. Çıkınca AYM'nin vereceği bir ihlal kararı da bir işe yaramaz. Vakit çok az kaldı." (DUVAR)