Anayasa değişiklik teklifinin karşılaştırmalı metni

Türkiye Barolar Birliği, toplumun büyük çoğunluğunun fikir sahibi olmadığı anayasa değişiklik teklifini, karşılaştırmalı olarak bir tabloda işleyerek yayınladı. Başkanlık sistemini öngören teklifin, nisan ayında referanduma götürülmesi bekleniyor.

Abone ol

DUVAR - TBMM Genel Kurulu'nda yoğun tartışmaların ardından kabul edilen anayasa değişiklik teklifi, hükümet cephesinden yapılan açıklamalara göre, nisan ayında referanduma sunulacak. Meclis görüşmeleri canlı yayınlanmadığı için 'Cumhurbaşkanlığı sistemi' adı altında başkanlığı getirecek olan anayasa değişiklik teklifi hakkında toplum bilgi sahibi değil.

AK Parti ve MHP'nin oylarıyla TBMM'den geçirilen metni ayrıntılı bir incelemeye tabi tutan Türkiye Barolar Birliği, anayasa değişikliği teklifini karşılaştırmalı olarak bir tabloda işleyerek yayınladı. Türkiye Barolar Birliği tarafından hazırlanan tabloda teklifin pek çok maddesine bilgilendirmek amaçlı notlar düşüldü.

FEYZİOĞLU'NDAN SUNUŞ YAZISI

TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, sunuş yazısında özellikle anayasa değişikliği teklifinin kuvvetler ayrılığı açısından çok ciddi tehlikeler içerdiğinin altını çizdi.

Feyzioğlu, yazısında şu noktalara dikkat çekti:

"Malumunuz olduğu üzere; kuvvetler ayrılığı sağlanamazsa, bağımsız ve tarafsız olması gereken yargı kuvveti yürütmeye ve/veya yasamaya bağımlı, dolayısıyla taraflı hale gelir. Bu, yargı önünde haklının değil güçlünün üstün gelmesi sonucunu doğurur. Avukatlık mesleği anlam ve değerini yitirir. Avukatın yerini iş takipçileri alır. Hakim ve savcı sıfatını taşıyanlar da idarenin emrindeki memurlara dönüşür.

ANAYASA DEĞİŞİKLİK TEKLİFİNİN KARŞILAŞTIRMALI METNİ İÇİN TIKLAYINIZ

Yargı organını, yasama ve yürütmeden bağımsız kılmak için hakim ve savcıların mesleğe kabullerinin, tayin ve terfilerinin, disiplin işlerinin, sair özlük işlerinin ve yüksek yargıya seçilmelerinin yasama ve yürütmeden bağımsız bir kurul tarafından düzenlenmesi zorunludur.

'YARGI BAĞIMSIZLIĞI RAFA KALDIRILIYOR'

Anayasa değişikliği teklifi (Komisyonda değiştirilmiş haliyle), Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) 13 üyesinin 7’sinin siyasi parti üyesi (ve muhtemelen iktidar partisi genel başkanı) olan cumhurbaşkanı tarafından, diğer 6’sının da TBMM tarafından seçilmesini öngörmektedir. Bu durumda, HSK’nın artık bir siyasi partili olacak olan cumhurbaşkanından, dolayısıyla yürütme organından bağımsızlığından söz edilmesi mümkün olmayacaktır.

Cumhurbaşkanının aynı zamanda siyasi parti üyesi ve genel başkanı olmasına izin veren teklif, Anayasa Mahkemesi’nin de çoğunluk üyesinin (15 üyeden 12’sinin) partili Cumhurbaşkanı tarafından belirlenmesi sonucuna yol açacaktır

Öte yandan, anayasa değişikliği teklifi, siyasi partiler içi demokrasiyi sağlamaya yönelik bir düzenleme içermemekte ve milletvekili adaylarının belirlenmesinde siyasi parti genel başkanlarının etkisini sınırlamamaktadır. Cumhurbaşkanının aynı zamanda partisinin genel başkanı, partisinin ise Meclis’te çoğunluğa sahip parti olacağı dikkate alındığında, TBMM’nin yürütme organını denetlemesinin fiilen mümkün olamayacağı görülecektir.

Tarafsız cumhurbaşkanından partili cumhurbaşkanına geçişi öngören teklif, cumhurbaşkanının, Türk Milleti’nin tamamını değil, mensubu olduğu siyasi partiye oy veren kısmını temsil ettiği algısının yaratılmasına neden olabilecektir.

Şu halde teklifin; kuvvetler ayrılığı yerine kuvvetler birliği getirmeye elverişli düzenlemeleri ile partili cumhurbaşkanına izin veren hükmünün anayasamızın, değişmez ve değiştirilmesi teklif edilemez 2. ve 3. maddeleri açısından da incelenmesi gereklidir."

(HABER MERKEZİ)