Almanya'da polis teşkilatı içinde 'ırkçılık' tartışması

Yeşiller Partisi'nin NRW Eşbaşkanı Yazgülü Zeybek, 16 yaşındaki Mouhamed Drame'nin polis tarafından öldürülmesinde, “Olayda, polis içinde ırkçı düşünce yapısı rol oynadı mı?” sorusunu gündeme getirdi.

Google Haberlere Abone ol

Yunus Ülger

ALMANYA - Almanya'da 'öz savunma' gerekçesiyle 16 yaşındaki Senegalli Mouhamed Drame'nin polis tarafından öldürülmesi, “Polis içinde ırkçı düşünce yapısı mı var?” sorusunu yeniden gündeme getirdi. Konuyla ilgili açıklama yapan Yeşiller'in Kuzey Ren Eyaleti (NRW) Eşbaşkanı Yazgülü Zeybek, “Olayda polis içinde ırkçı düşünce yapısı rol oynadı mı?” sorusunu ortaya attı. Mouhamed Drame, 8 Ağustos'ta bıçakla polislere saldırdığı gerekçesiyle Dortmund Polisi tarafından otomatik silahla öldürülmüştü. Olaya ilişkin son verileri yayınlayan NRW kamu yayın kuruluşu WDR, Mouhamed'in hiç bir zaman polisler için tehlike oluşturmadığını, ayrıca ateş edilmeden önce bıçağı atması için uyarılmadığını bildirdi.

WDR'nin yayını üzerine sosyal medya hesabında açıklama yapan Yazgülü Zeybek, olayın 'çok trajik olduğunu ve kendisini çok sarstığını' ifade etti. Son verilerin polisin hata yaptığını gösterdiğini belirten Zeybek, olayın aydınlatılması için polis dışından bağımsız uzmanların görevlendirilmesini istedi. Şu anda olayla ilgili soruşturmayı Dortmund Savcılığı ile komşu kent Recklinghausen Polisi yürütüyor.

VÜCUT KAMERALARININ KAPALI OLDUĞU ORTAYA ÇIKMIŞTI 

WDR'nin aktardığına göre Mouhamed, biber gazı ve elektro şok için uyarılmadığı gibi elinde bıçağı bırakması için de uyarılmamış. Operasyona katılan polislerin ifadelerine göre Mouhammed elinde bıçakla bir köşede oturuyor, çevrede kimse yok, polisler için de bir tehlike oluşturmuyor. Operasyonu yöneten komiser, biber gazı ve elektro şok emri veriyor ve aradan 20 saniye bile geçmeden ateş emri veriliyor. MP5 otomatik silahla altı el ateş ediliyor, bunlardan dördü isabet ediyor. Polislerin vücut kameralarının da kapalı olduğu ortaya çıkmıştı.

İki yıl önce köyünden ayrılıp Fas ve İspanya üzerinden Almanya'ya gelen Mouhamed için olay günü tercüman da çağrılmamıştı. Yoksul bir ailenin 10 çocuğunun dördüncüsü olan Mouhamed'in, intihar etmeye çalıştığı iddia edilmiş ve bunun üzerine polise haber verilmişti. Mouhamed, 19 Ağustos'ta köyünde toprağa verildi.

POLİS YÖNETMELİKLERE UYMAMIŞ

Bochum Ruhr Üniversitesi eski öğretim üyesi Prof. Thomas Feltes, son verilere göre Dortmund Polisi'nin yönetmeliklere uymadığının ortaya çıktığını söyledi. WDR'ye konuşan Prof. Feltes, Mouhamed'in tehlike oluşturmadığını belirterek, bu durumda biber gazı ve elektro şok kullanılmasının sorunlu olduğunu belirtti. Ateş edilmeden önce de uyarılması, duruma göre önce havaya ateş edilmesi gerektiğini ifade etti. Prof. Feltes, son aylarda polisin 'ruh sağlığı yerinde olmayan kişilere' yönelik operasyonlarında hatalara dikkat çekerek, insanların ölmesinin polisin yetersiz kaldığını da ortaya koyduğunu belirtti. Bu olayları aydınlatmak için başka ülkelerde olduğu gibi bağımsız kurumlara ihtiyaç olduğunu bildiren Prof. Feltes, Almanya'da çoğunlukla polisin karıştığını olayların üstünün örtüldüğünü söyledi. 

315 KİŞİ POLİS KURŞUNLARIYLA ÖLDÜ

CİLİP dergisinin verilerine göre iki Almanya'nın birleşmesinden bu yana 315 kişi polis kurşunuyla yaşamını yitirdi. 2015'ten bu yana polis operasyonlarda ölenlerin sayısı ise 92. Geçen ağustos ayında Mouhamed ile birlikte dört kişi polis operasyonlarında öldü. Frankfurt'ta evsiz biri, polis kurşunuyla yaşamını yitirdi. Ardından Köln'de bir kişi kiracı olduğu evden polis zoruyla çıkarılırken öldü. Recklinghausen kentinde de polise 'direndiği' iddia edilen bir kişi, kelepçelenirken öldü.