AK Partili Turan'dan 'Anıtkabir' açıklaması: Testtir, pandemidir ihmalden kaynaklı sıkıntı olmuş

AK Partili Bülent Turan, 29 Ekim'de bazı basın yayın kuruluşlarının Anıtkabir’e alınmaması ile ilgili olarak "Kabul edilemez. Testtir, pandemidir ihmalden kaynaklı sıkıntı olmuş" dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, TBMM’de basın toplantısı düzenledi.

Turan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda bazı yayın organlarının Anıtkabir’e alınmamasına ilişkin gelen soruya, “Kimsenin Anıtkabir’e girememiş olması kabul edilemez. Şimdiye kadar bir usul işlemi var. Testtir, pandemidir ihmalden kaynaklı sıkıntı olmuş” yanıtı verdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun grup toplantısında yaptığı konuşmayı eleştiren Bülent Turan, şunları söyledi:

"Genel Başkan olduğu günden bugüne kadar asla vazgeçmediği 'iktidar gidiyor biz geliyoruz' söylemi olduğunu bir kez daha gördük. Ortada bir hakikat var, gerçek var. Yaz döneminde ilçe ilçe, köy köy gezdik. Orada tekrar gördük ki bu milletin geleceği Cumhur İttifakı’ndan başka yok. Kılıçdaroğlu, ilk kez bunu söylemiyor. Genel Başkan olduğu hafta CHP Sözcüsü ‘Recep Bey artık rahat uyu uyku yok.’ O gün gideceğini söylemiş, yıl 2010. Hemen ardından yıl 2011, ‘yüzde 40 alamazsak istifa ederiz.’ Yıl olmuş 2018, Kılıçdaroğlu demiş ki ‘seçimi yüzde 60 ile almazsak bırakacağız’ demiş. Her seçimde ‘iktidar gidiyor biz geliyoruz’ demiş. 11 kez seçim kaybeder bunu derse biz ‘yazık’ deriz.”

 

'SÜRESİ DEĞİL İÇERİK ÖNEMLİ'

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Joe Biden görüşmesi üzerine gelen soruya Turan, görüşmenin süresinin değil içeriğinin önemli olduğunu vurguladı.

'10 TANE ÜLKE LİSELİ ERGENLER GİBİ'

İş insanı Osman Kavala için 10 büyükelçinin çağrısı üzerine gelen soruya ise Turan, şu yanıtı verdi:

“10 büyükelçi troll anlayışı ile bir araya gelip aynı metne imza atması haddi aşmaktan başka komediydi. Türkiye eski Türkiye değil. Siz 10 tane ülke bir araya gelip liseli ergenler gibi adım atma iddiasında bulunursanız cevabını alırsınız. İkinci bir ‘one minut’ anlayışıyla ‘persona non grata’ ile tavır değişikliği oldu. Ortada bir hakikat var, Türkiye kararlı duruşunun kararlılığını aldı.”

'YATAĞA AÇ GİREN İNSANLARIN SORUMLULUĞU BİZDE'

Turan, ayrıca; “Bazı sosyal kesimlerde sıkıntılarımız var. Türkiye’de bir tek dertli insan varsa çözümü bulmak zorundayız. Bir tek yatağa aç giren insan varsa sorumluluğu bizimdir. Bizim en büyük kıymetimiz milletimize olan bağımız” dedi.

'İHMALDEN KAYNAKLI SIKINTI OLMUŞ'

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda bazı yayın organlarının Anıtkabir’e alınmamasına ilişkin gelen soruya Turan, “Basın özgürlüğünü sonuna kadar savunmak benim de AK Parti’nin de görevidir. Kimsenin Anıtkabir’e girememiş olması kabul edilemez. Şimdiye kadar bir usul işlemi var. Testtir, pandemidir ihmalden kaynaklı sıkıntı olmuş” yanıtı verdi.

'CUMHURİYETİN OLDUĞU YERDE ATATÜRK OLMAZ MI?'

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 29 Ekim’de Atatürk’ü anmaması yönündeki soru üzerine de Turan, “Bazı kurumlar siyasi kürsülerin konusu olmaması lazım. Biz polemik yapalım ama bu kurumların kavgasını kürsüde yapmayalım. Sayın Diyanet İşleri Başkanı’nın hem yazılı hem sözlü açıklamalar var. Atatürk ismini geçiriyor. Cumhuriyetin olduğu yerde Atatürk olmaz mı” dedi.

'SİYASİ UTANÇ VESİKASI'

Turan, “Bu millet tezkereye ‘hayır’ diyene, YPG ‘komşumuz olsun’ diyene, Mavi Vatan’a ithamda bulunana ‘evet’ der mi? Tezkere demişken bugün Sayın Kılıçdaroğlu’ndan gelen eleştirilere cevap vermesini beklerdik. Tezkere bu milletin güvenliği için çok özel bir adımdı. Başka partinin oyuna ihtiyaç yoktu. İnsanlar doğumda, ölümde olduğu gibi ülkenin savaşında, arışında, tezkeresinde, uluslararası anlaşmalarda görmek ister. Tezkereye, tam bağımsızlık mücadelesinde, tam bağımsızlık kavgasında yanımızda olsun isterdik” dedi.

Turan, şunları söyledi:

“Milli güvenliğimiz, Mehmetçiğimiz olduğunda çok daha hassas bir dil isteriz. Tezkereden bir gün önce HDP’nin vekili çağrıda bulunuyor. ‘CHP evet demeyecekse hiçbir Kürt oy vermeyecek’ diyor. Bütün tezkerelere ‘evet’ diyen CHP, birden karar değiştiriyor. Beklediği karşılığı alıyor. HDP Sözcüsü ‘çok kıymetli bulduklarını’ ifade ediyorlar. HDP’den bir gün sonra PKK’nın elebaşlarından Mustafa Karasu ‘memnuniyet duyduk’ diye açıklama yapıyor. Bu siyasi bir utanç vesikasıdır. Makamlar gelir geçer ama ülkenin birlik beraberliği bizim hatıralarımızda var olacak. O gün tezkere geçmemiş olsaydı, CHP ve HDP’nin talep ettiği gibi sonuçlansaydı, sınırın derinliklerinde olan askerimiz geri çekilmek durumunda kalacaktı. Başından beri tüm dünyaya direndiğimiz alanda devlet kurma adımı atılacaktı. Buna nasıl olur da Mustafa Kemal’in partisi ‘evet’ diyebilir.” (HABER MERKEZİ)