4 soruda: Trump seçimi mahkemede kazanabilir mi?

ABD Başkanı Donald Trump'ın başkanlık seçimlerinin sonucunu reddedip mahkemelere başvuracağını açıklaması ne anlama geliyor? Trump sonuçları değiştirebilir mi?

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - ABD'de Demokrat aday Joe Biden'ın başkan seçilmek için 270 delegeyi garantilemesine rağmen Başkan Donald Trump'ın seçim sonuçlarını mahkemeye götürme kararı belirsizlik yarattı. Peki, Amerikan anayasasına göre başkanın görev süresinin dolacağı ve yeni başkanın Beyaz Saray'a geleceği 20 Ocak gününe kadar neler bekleniyor? Trump'ın 'Biden'ı başkan ilan eden' medyaya öfkesinin temelinde ne yatıyor? Ve Trump seçimleri mahkemede kazanabilir mi?

SEÇİMLER BİTTİ Mİ?

Bazı eyaletlerde oy sayımının sürmesine rağmen ABD medyası, sayılan ve sayılmayan oyları analiz ederek Biden'ı başkan ilan etti. Bu değerlendirme, Biden'ın başkan seçilmek için ihtiyaç duyduğu 270 delegeyi almak açısından eyaletlerdeki farkı yeteri kadar açmış olmasına dayanıyor. Analizlerin temelinde, Trump'ın henüz sayılmayan oyların yüzde 100'ünü alsa bile Biden'ı geçemeyeceği bilgisi yatıyor.

Gazete Duvar'ın da seçim sürecinde verilerini kullandığı Associated Press (AP) gibi haber kuruluşları, eyaletlerde kimin kazandığına dair projeksyonlarını uzmanlara aracılığıyla yapıyor. Adaylardan birinin medyada bu yolla seçilmiş başkan ilan edilmesi sonrasında sayısal olarak sonucun değişmesi ABD'de görülmüş bir durum değil.

Bununla birlikte, yasal olarak, eyalet sonuçları onay sürecinden geçmeden resmileşmiş satılmıyor. Eyaletlerin her birinin bu açıdan kendi süreçleri ve son tarihleri var. 14 Aralık günündeyse, Seçiciler Kurulu, yani partilerin seçtiği delegeler (toplamda 538 delege bulunuyor) biraraya gelecek ve oylarını kullanacak.

TRUMP SONUÇLARI TERSİNE ÇEVİREBİLİR Mİ?

Donald Trump'ın kampanya ekibi, birçok eyaletin farklı noktalarında farklı gerekçelerle şimdiden bazı davalar açtı. Hafta başından itibaren yeni davalar da bekleniyor.

Ancak ABD Başkanı'nın bu yolla seçim sonuçlarını tasdiklenmesinden ve Seçici Kurul'un toplanmasından önce değiştirmesi son derece düşük bir ihtimal olarak görülüyor. Zira Joe Biden'ın, 270 delegeye ulaşarak resmen başkan seçilebilmek için ihtiyaç duyduğu eyaletlerde sahip olduğu fark aşırı düşük değil. Trump cephesinin bu farkı kapatıp öne geçmesi için yargıçları, söz konusu binlerce oyun yasadışı biçimde kullanıldığı iddiasına ikna etmesi gerekiyor.

Birçok eyalette Cumhuriyetçi yetkililerin de dahil olduğu seçim görevlileri, posta oylarında ve sayım sürecinde sorun yaşanmadığını vurguluyor. ABD'de seçim usülsüzlüğü nadiren görülürken, Trump'ın bu iddiasına yargıçları ikna edecek somut kanıt üretmesinin zor olduğu belirtiliyor.

The Guardian gazetesine konuşan uzmanlar, Trump'ın bugüne dek açtığı davalarda ortaya atılan iddiaların 'zeminsiz' olduğunu, haklı bulunan noktalar olsa bile sonuçlarda dengeleri Trump'ın lehine değiştirecek kadar büyük bir etki yaratmayacağını söylüyor. Açılan davalardan ikisi şimdiden düşmüş durumda.

YENİDEN SAYIM SONUCU DEĞİŞTİRİR Mİ?

Posta oylarında hile yapıldığını öne süren Trump, bazı seçim merkezlerinde yeniden sayım isteyeceğini de açıkladı. Ancak ABD'deki eyaletlerin birçoğunda, yakın sonuçlar elde edildiğinde yeniden sayım zaten sıklıkla görülen, normal bir durum.

Öyle ki, bazı eyaletlerin yasalarında hangi koşullarda yeniden sayım yapılacağının kuralları zaten mevcut. Sözgelimi, Wisconsin'de eğer fark yüzde 1'in altında çıkarsa adaylardan biri yeniden sayım talep edebiliyor. (bu eyalette Biden 0.7 puan ile önde). Gerogia eyaletinde, fark yüzde 0.5'in altında olduğunda yeniden sayım talebi kabul görüyor (Biden burada 0.2 puanla önde). Pennsylvania eyaletinde ise fark yüzde 0.5'in altında çıktığında oylar otomatikman yeniden sayılıyor. 

Kısacası ABD'de oyların yeniden sayılması illa ki bir hata yapıldığı değil, sadece sonuçların sağlamasının yapılması anlamına geliyor. Ülkede yeniden sayımın sonucu değiştirmesi de çok nadir görülen bir durum. FairVote isimli kuruluşun analizine göre, 2000-2019 yılları arasında ABD'de eyaletlerde 5 bin 778 seçim yapıldı, bunların 31'inde de yeniden sayım gerçekleştirildi. Bu yeniden sayımların üçünde sonuç değişti. Ancak kullanılan oy sayıları çoğaldıkça, yeniden sayımda oran değişimi azaldı. Yani başkanlık seçimi çapındaki bir oylamada yeniden sayımın sonuçlara etki edecek bir hatayı ortaya çıkarma ihtimali az. 

Wisconsin'in eski Cumhuriyetçi Valisi Scott Walker da, eyaletteki olası yeniden sayımda Trump'ın 20 binlik farkı kapatmasının pek muhtemel olmadığını söyledi.

SONUÇ YÜKSEK MAHKEME'DE DEĞİŞEBİLİR Mİ?

Trump'ın seçimlerde hemen önce bir atama daha yaptığı ABD Yüksek Mahkemesi'nde muhafazakârlar 6'ya 3 çoğunluk sahibi. Ancak uzmanlar, yargıçların seçimin sonucunu belirlemekten kaçınacağı görüşünde.

Trump'ın seçim sonuçlarına itirazının büyük kısmı, 'seçim yetkililerinin posta oylarını seçim gününden sonra hâlâ sayıyor olmasına' dayanıyor. Ancak bu oylar seçim gününden sonra gelmiş ya da sayılmış bile olsa, seçim gününde veya öncesinde kullanılıp posta damgası almış oylar. Trump'ın, bu oyların yasadışı biçimde kullanıldığı iddiasına bir kanıtı yok.

ABD Yüksek Mahkemesi'nde de bu konuda şu an sadece bir dava var. Bu dava, Pennsylvania'da seçim günü ve öncesinde posta damgası almış ancak seçim gününden sonra gelen oyların sayılıp sayılmaması hakkında. Mahkemedeki üç yargıç bu oyların sayılmaması yönünde kanaat belirtmiş olsa da, eyalet yetkililerinin seçimden önce bu oyların sayılacağına dair açıklama yapmış olduğuna dikat çekiliyor. Yüksek Mahkeme'nin, bu açıklama nedeniyle geç gelen oyları reddetmeyeceği beklentisi hâkim. Uzmanlar, Yüksek Mahkeme'nin geç gelen oyların sayılmamasına hükmetmesi halinde bile, Biden'ın zaferini değiştirecek bir matematiksel fark olmayacağını belirtiyor. 

ABD Yüksek Mahkemesi'nin, 2000 yılındaki Florida kararının ardından seçim sonuçlarını belirleyecek bir konuma düşmek istemeyeceği de belirtiliyor. Uzmanlar bu nedenle, Trump ve avukatlarının, Biden'ı 270 delegenin altına düşürüp başkanı bu sayıya ulaştıracak bir sonuç elde etmek için açılan davalarda hile iddialarına dair çok sayıda somut kanıt sunması gerekeceğini belirtiyor. (DIŞ HABERLER)