2021’in en iyi yerli platform güldürüleri

2021 güldürülerinde bireysel ağırlıklı öyküler sivriliyor. Kalabalık kadrolu dizilerde ise samimiyet-samimiyetsizlik ekseninde veriliyor kavga… Ne kavgası mı? Komik olma kavgası elbette!

Google Haberlere Abone ol

2021’i geride bırakmaya hazırlandığımız şu günlerde doğrusu birçoğumuz ne yeni yıla nasıl gireceğinin heyecanını yaşıyor ne yeni yılda nasıl yaşayacağını tasarlıyor. Hayat pahalılığı ve geleceksizlik canımızdan usandırdı, yalnız belimizi değil aklımızı fikrimizi de büktü. Haliyle ağlanacak halimize dahi gülmekten kaçınıyor, bir tebessümü kendimize çok görüyoruz. Buna karşın 2021, çevrimiçi platformların toplumun nabzını iyi ölçtüğü ve gülme ihtiyacını fark ederek bolca komedi yayınlandığı bir yıl oldu. Drama işlere oranlarsak neredeyse her iki yerli dramaya karşılık bir yerli komedi izledik. Bu durum platformlara hâkim yayın anlayışının da bir ölçüde değiştiğini ifade ediyor.

"Fi" ile başlayıp "Şahsiyet" ile devam eden Puhutv, "Masum", "Bozkır", "Alef", "Yarım Kalan Aşklar" gibi polisiyelerle beğeni toplayan BluTV örneklerinde çevrimiçi platformların ilk olarak aksiyon, gizem düşkünü seyirciye yöneldiğini ve uzun süre o kulvardan devam ettiğini görüyoruz. 2021’de BluTV üç güldürü ("Acans", "Doğu" ve "Bonkis") birden yayınlarken çiçeği burnunda platformlar Gain ve Exxen komediye eğildi. Gain, "10 Bin Adım" ile "Ayak İşleri"ni ve bir mockumentary olan "500 T"yi seyirciyle buluşturdu, Exxen ise "Gibi", "Adım Başı Kafe", "İlginç Bazı Olaylar" ve "Bir Yeraltı Sitcomu"na yer verdi.

Komedinin platformlarda yaygınlık kazandığını söyleyebiliriz. Bu noktada bir istisna söz konusu: Netflix, henüz komedi dizilerine ilgi göstermiyor. Geçtiğimiz yıllarda Türkiye pazarına güldürü çekmeyen platform, aksiyon ve polisiye yoğun bir takvim izledi. Belki "50m2" dizisini komedi sayabiliriz ama o da aksiyonu ve gizeme dayalı senaryosuyla öne çıkıyor.

Bu girişin ardından dilerseniz komedilere geçelim.

10. ADIM BAŞI KAFE - EXXEN 

Aynı adı taşıyan bir kafeden esinlenmiş "Adım Başı Kafe", “mahalle samimiyeti uzmanı” Selçuk Aydemir tarafından yönetilirken yönetmenin son yıllardaki başarısızlığına da tüy dikiyor desek yeri.

Dizi, Üsküdar'ın laik coğrafyası Selimiye'de geçmekte ve hayattan istediğini alamamış üç arkadaşın "kafe açma" fikrinden yola çıkılmış. İş dünyasından sıkılmış beyaz yakalıların veya üniversite mezunu işsizlerin borç harç kafe açıp batırdıkları günümüzde ayakta kalma çabasını işliyor.

Ancak güldürümüzdeki konu kısırlığına iyi bir örnek olmaktan öte özü sözü, cismi, şusu busu hemen hiçbir şeyi şirin olmayan bir dizi "Adım Başı Kafe"… Ne demiştik?" Adım Başı Kafe", kelle başı dizi!

Yazan: Ebru Aydemir ve Erdal Şahin
Yöneten: Selçuk Aydemir
Oynayanlar: Zeynep Çamcı, Emrah Kaman, Burak Serdar Şanal, Burak Satıbol, Şenay Gürler
10 Bölüm - Bölümler ortalama 25-30 dakika

9. ACANS - BLUTV

Ofis komedileri "off-com" gibi bir kısaltma taşıyor mu bilmiyorum ancak sitcomların vazgeçilmezi olduğunu söylemek mümkün. Zaten sitcom dediğimiz şey ya ailede ya arkadaşlar arasında, olmadı iş yerinde geçer. Belki biraz da mahalle, apartman, ikiz villa falan...

Sözgelimi başarılı sitcom'larımızdan "Avrupa Yakası", aileyi, iş arkadaşlığını sentezliyor, mekânlarını ise görece zengin tutup, ofis-apartman hattında belirliyordu.

Avrupa Yakası: Ben ne alaka?

Demem o ki bizde "Acans"ın birkaç gömlek iyisi, yıllar önce çekildi. Öyleyse bu çaba neden? Tek mekânda iş yapmanın maliyeti düşünüldüğünde sorumuzun cevabını alıyoruz. "Eh, bari öykü iyi olaydı" diyoruz. Ne çare! Öykü zayıf, tipler sıradan ve günün sonunda "Acans" fıkrasına gülünmeyen Hasan Mezarcı... Maalesef...

Yazan: Ayberk Çınar
Yöneten: Ali Yorgancıoğlu ve Can Yücel
Oynayanlar: Algı Eke, Bülent Emrah Parlak, Derya Alabora, Birkan Akyol, Melisa Berberoğlu, Can Sertaç Adalıer
10 Bölüm - Bölümler ortalama 25 dakika

8. BİR YERALTI SİTCOM'U - EXXEN 

BKM çıkışlı komedyen Hasan Can Kaya "Konuşanlar" adlı gösterisi parlayınca bir anda aranan isim haline geldi. Kaya da "fırsat bu fırsat" diyerek düşük bütçeli bir yapımda rol almış ve şöhretini yitirmeden kalıcı olmaya çalışmış belli ki.

Komedyenin özel hayatını matrak ve kurgusal bir dille işleyen dizi, çok güldürmeyen hatta bazen (özellikle son bölümde) duygulandıran yönüyle yeraltı ibaresinin de hakkını vermekte ve fakir edebiyatı yapan, seyirciyi zaman zaman klişe bombardımanına tutarak tip dahi olamamış tipleriyle ayakları yerden kesik bir öykü anlatıyor.

Yazan: Hasan Can Kaya
Yöneten: Nezih Helvacıoğlu ve Sultan San
Oynayanlar: Hasan Can Kaya, Günay Karacaoğlu, Tuna Orhan, Ezgi Gör
9 Bölüm - Bölümler ortalama 20 dakika

7. İBO: İLGİNÇ BAZI OLAYLAR - EXXEN 

"İbrahim Büyükak oyuncu olmasa nasıl bir hayat sürerdi" şeklinde bir soruya yanıt arayan, normal şartlarda bizi hiç mi hiç ırgalamazken son dönemin "kendini anlatma" temalı minimalist üslubuna cuk oturan dizisi İBO, Bursa'da geçiyor.

İbrahim, bir yandan ailesi, arkadaşları ve eski nişanlısıyla baş etmeye çalışırken bir yandan yazar olmanın hayalini kuruyor. Dizi de onun hayata tutunma öyküsünü konu almakta... Beklentiye girmezseniz umduğunuzdan da iyi hisler geçirecektir.

Yazan ve yöneten: İbrahim Büyükak
Oynayanlar: İbrahim Büyükak, Cemre Ebuziyya, İdil Sivritepe, Zafer Algöz, Özgür Emre Yıldırım, Füsun Demirel, Meral Çetinkaya
10 Bölüm - Bölümler ortalama 35-40 dakika

6. DOĞU - BLUTV

Komedyen Doğu Demirkol'un "hayata tutunma" çabasını izlediğimiz dizi... Evet... Gerçekten artık yazarken dahi sıkılıyorum. Bir komedyen de hayata tutunuvermesin yahu! Bir komedyen de "ağlayan palyaço" olsun mesela! Ne bileyim yeni açılan bir kasap dükkânı önünde broşür falan dağıtsın... Nedir bu tutunma hevesi! Hem hangimiz tutunabiliyoruz?

"Doğu", Demirkol'un "Tutunamayanlar" dizisinde canlandırdığı karakterin gerçek yaşamından esintiler taşıdığını da gösteriyor bize. Ama bu kadar yani... Fazlasını beklemeyin. Başarısız bir komedyen, daha doğrusu "yırtmaya çalışan" bir komedyen... Üniversite nanay, eski sevgilisi artık hoca olmuş dersine giriyor, o derece.

İnançsız baba, dini vecibelerini yerine getiren anne... Bir kültür çatışması bu ve çatışmadan sağ çıkmaya çalışan, iğneleyici sözler yağmuru altında sürünerek odasına, yatağına ulaşmaya çalışan bir Doğu... Anlayacağınız sadece Garp değil, Şark cephesinde de yeni bir şey yok!

Yazan: Doğu Demirkol ve Murat Özsoy
Yöneten: Murat Ağuş
Oynayanlar: Doğu Demirkol, Evliya Aykan, Ege Kökenli, Kubilay Tuncer, Banu Fotocan, Burcu Kotil
8 Bölüm - Bölümler ortalama 30 dakika

5. BONKİS - BLUTV

2021 ülke atmosferiyle örtüşen bir çizgide, platformlarda bolca "başarısız hayat" sergilendiği, yırtma azminin dizilerde bir çeşit dinamo görevi gördüğü bir yıldı. "Bonkis" de başarısız bir işletmeciyi konu alıyor. Arkadaşlarının "Bonkis" olarak andığı Deniz, zengin-sorunlu ailesine ve çiçek gibi mesleğine (mimarlığa) sırt dönüp kendi ayakları üstünde doğrulmuştur. Hoop! Doğrulduğu yer ise Hasan Can Kaya gibi Güngören değil Moda'dır ve orta-üst sınıfa seslenen, menemen satmaya burun kıvıracağı bir kafe açmıştır ancak işler gönlünce yürümüyordur. Bonkis'in özel hayatı da karışıktır. Eski sevgilisi... Zıbı zıbı zıbı vıdı vıdı vıdı... Falan filan falan...

İlk sezonunda Sergen Deveci gibi parlak bir komedyenden dahi yeterince verim alamayan, tamamen Bonkis ve onun kaybedenliğine eğilen dizi yine de izlenir. Ne demeli? Keçinin olmadığı yerde ısrarla izleyiniz!

Yazan: Deniz Tezuysal
Yöneten: Emre Erdoğdu
Oynayanlar: Deniz Tezuysal, Vildan Atasever, Burak Sevinç, Öykü Naz Altay, Sergen Deveci, Lale Mansur, Cem Emüler
7 Bölüm- Bölümler ortalama 15 dakika

4. LEYLA İLE MECNUN - EXXEN 

"Şimdi burada" olmak istemeyenlerin dizisi! Navigasyonun ruhsuz sesinden usanan, sora sora Bağdat'ı bulduran tariflerin sıcaklığını arayanların, "dil kulağa üfürmedikçe yol öğrenilmez" diyenlerin dizisi... Mecnun'u seneler sonra yeni bir Leyla'nın peşinde izlediğimiz dizi bir kez daha Kireçburnu samimiyetini aktarmaya, mahalle hasretini gidermeye niyetlenmiş. Köprünün altından çok sular akmış tabi. Yavuz "büyük hırsız" olmuş mesela, Erdal Bakkal sokaklara düşmüş, Kaan, nam-ı diğer gözlük büyüyüp sosyal medya canavarına dönüşmüş.

Mecnun bildiğimiz Mecnun... İşsiz güçsüz, çöllerde yine... Kadroyu toplayıp aksakallı dedesinin kılavuzluğunda dünyayı kurtarmanın hesaplarını yapıyor.

"Leyla ile Mecnun" (beklendiği üzere) eski tadı vermese bile güçlü hikâyesi ve oyunculukların hatırına izleniyor. Hele İsmail Abi! Dünyanın yükü omuzlarında, Kireçburnu’nun Atlas’ı mübarek! Gemi bu saatten sonra gelmez abi ama biz buradayız, nöbete devam!

Yazan: Burak Aksak
Yöneten: Onur Ünlü
Oynayanlar: Ali Atay, Deniz Işın, Serkan Keskin, Cengiz Bozkurt, Ahmet Mümtaz Taylan, Osman Sonant, Köksal Engür, İştar Gökseven, Sarp Aydınoğlu, Nalan Kuruçim
10 Bölüm- Bölümler ortalama 55 dakika

3. 10 BİN ADIM - GAİN

İki eski sevgili Mehmet ile Ezgi'nin sağlıklı yaşam için on bin adım atarken yaşadıkları ilginç olayları konu alan dizi 8-10 dakika süresiyle su gibi akıp gidiyor. Her bölümde bir başlıktan hareket ediliyor ve ağırlıklı olarak kahramanlarımızın yeni ilişkileri, birbirlerine yaklaşımları ele alınıyor.

Engin Günaydın'ın canlandırdığı Mehmet, kendini “pısırık, kişiliksiz” biçiminde tanımlarken Devin Özgün Çınar'ı ise özgüvensiz fakat sempatik Ezgi rolünde izliyoruz.

Gain'in "kurucu dizileri"nden olan "10 Bin Adım" platformun seslendiği kitleye dair de fikir vermekte... Adımlar genellikle Sarıyer sahil, Maçka Parkı ve Bağdat Caddesi'nde atılırken kahramanlarımız başlarına aldıkları dertlerle adeta "orta sınıfın toplumun geri kalanıyla sınavı"nı veriyorlar.

Yazan: Engin Günaydın ve Devin Özgür Çınar
Yöneten: Duygu Güzelmeriç
Oynayanlar: Engin Günaydın, Devin Özgür Çınar, Teoman Kumbaracıbaşı
10 Bölüm - Bölümler ortalama 10 dakika

2. AYAK İŞLERİ - GAİN 

Yurdum erkeği (göbekli ve şiveli) Vedat ile politik doğrucu Evren'i bir oyun şirketi patronunun ayak işlerini görürken izlediğimiz dizi her bölüm farklı bir macera, farklı bir cümbüş, farklı bir cemaat! Borç tahsil ediyor, köpek çalıyor, burunlarını olmadık işlere sokuyorlar.

Bir akşam yemeğinde iş arkadaşları art arda vurulup kollarında ölen Vedat haklı olarak isyan ediyor: Kapayeydim kollarımı, bu kadar travma yaşamak zorunda mıydım? Peki Evren? Nepotizme karşı çıkmasın mı bu adam? O çıkmasa, bu çıkmasa nasıl bozulacak bu kayırmacı çark? 

"Ayak İşleri", dinamizmiyle genç bir mizah diline ve çağımızı yakalayan bir tempoya sahip. Son bölümlere doğru ivmesini yitirse de izlenir. Hiç değilse gülünür geçilir. Maksat da o değil mi?

Yazan: Caner Özyurtlu ve Volkan Öğe
Yöneten: Caner Özyurtlu
Oynayanlar: Çağlar Çorumlu, Güven Murat Akpınar
10 Bölüm - Bölümler ortalama 15-20 dakika

1. GİBİ - EXXEN

İncir çekirdeği doldurmaz meselelerden manav açtıran dizi... Saçma sapan dizi! Kahramanlarımız Yılmaz ve İlkkan'ı kâh seyyar kokoreççi açmaya zorlayan kâh "ansızın gelen iyilik yapma arzusu ve hazırlıksız yakalanmaları" itibariyle onlara çıp çıp yaşlı yıkatan dizi "Gibi"... Ne eksik ne fazla, dizi gibi dizi!

Nü resim modeli amcalar, salaş meyhane işleten dayılar, yolunu sahte kan davalarıyla bulmaya çalışanlar... Erasmus'la gelen yamyam öğrenci mi dersiniz, bilgelik öğreteceğim diye kafaladıklarına ev işi gördüren mentor mu ararsınız hepsi ve daha fazlası "Gibi"de... 

Ömer Sinir'in yönettiği bu Exxen dizisinde başrolleri Feyyaz Yiğit ile Kıvanç Kılınç paylaşıyorlar. Senaryoda ise Yiğit'in yanı sıra Aziz Kedi'nin imzası bulunuyor.

Yazan: Aziz Kedi ve Feyyaz Yiğit
Yöneten: Ömer Sinir
Oynayanlar: Feyyaz Yiğit, Kıvanç Kılıç, Ahmet Kürşat Öcalan, Celal Öztürk
12 Bölüm - Bölümler ortalama 30-40 dakika

KENDİNE DÖNÜKLÜĞÜN SÖNÜKLÜĞÜ VE GERÇEĞİN SÖMÜRÜSÜ

Son birkaç söz söyleyip geride bıraktığımız yılın platform komedilerini kısaca değerlendirebiliriz. Temelde iki ayrı eğilim dikkat çekiyor.

Bir: Gerçek yaşama ve mekânlara şaşırtıcı bir ilgi söz konusu... "İlginç Bazı Olaylar", "Bir Yeraltı Sitcom"u ve "Doğu" dizileri komedyen, oyuncu kimliğiyle tanınmış gerçek kişilerin yaşamlarından kurgusal kesitler aktardı. İbrahim Büyükak dizisinde geleneksel aile yapısını, esnaf babasını, sevecen anasını ve ona çok şey öğreten ninesini öne çıkarırken, dostluklarını canlandırmayı da ihmal etmedi. Büyükak, bu atmosferin yanı sıra gençliğinden itibaren yazarlığa duyduğu merakı işledi.

Doğu Demirkol ise bir anlamda yürüdüğü yolun güldürme telaşını ve sosyal çatışmalı ortamını paylaştı. Yetenek yarışmasında başından geçenleri, hekim babasının gölgesinde kalışını, üniversite arkadaşları alıp yürürken iş hayatına bir türlü atılamayışını, başka bir deyişle "öğrenci kalma" psikolojisini gayet samimi aktardı diyebiliriz. Öyle ki en yakın arkadaşıyla kurduğu ilişkiyi bile baştan sona başarısızlık duygusunun belirlediğini görüyoruz.

Şu ara şov programındaki küfürleri ve bel altı şakaları yüzünden başı iktidarla derde giren Hasan Can Kaya da başrol oynadığı dizide "yükseliş" öyküsünü merkeze alıyor. Kaya'nın dizisinde de samimi bir hava var fakat bu hava alabildiğine sömürülmüş. Yoksulluk üzerine kurulan şakaların ötekileştirilmiş bir zemine basması ister istemez eğreti durmasına yol açmış.

Bu dizilerin ortak yanı başarılamamış olanı, tanınmamış olanı yahut tanınsa dahi tatmin olunamayanı ortaya koymaları...

Başarısızlık yahut başarma çabası "gerçek mekân" dizilerinde de karşımıza çıkıyor. Bunlardan "Bonkis" büyük ölçüde gerçek bir deneyimi aktarırken "Adım Başı Kafe", batıracak parası olan "laik agresifler"in artık aşina olduğumuz "kafe açma" girişimine eğiliyor. Doğrusu her iki dizi de esas olarak orta sınıfın hali pürmelalini sergilemekte. Zaten kahramanların melül melül dolaşıp ümitsizliği hobi haline getirdiklerini, siyasi bir açmazdan, kültürel bir çaresizlikten beslendiğini görüyoruz.

MUZİP BİRLİKTELİKLER, TUTAN KİMYA DİZİLERİ

İki: Muzip ikililer başarı yakaladı. "Ayak İşleri"ndeki gibi birbirine zıt yahut "Gibi"de olduğu gibi birbirinden beter kafadarların başlarına gelen bölüm başı maceralar ilgi çekici... "10 Bin Adım"ı da buraya yazabiliriz.

Tutan kimya'ya ve kafadarlığın, ahbap çavuşluğun çağdaş yorumuna yaslanan bu diziler aynı zamanda kısa süreleri ile sıkmıyor, yormuyor. Özellikle "Ayak İşleri" ve "10 Bin Adım", Gain'in diğer yapımlarına benzer şekilde bir çırpıda bitiyor, göz açıp kapayıncaya bağlıyor derdini. "Gibi" ise biraz daha uzun ve Gain'in işlerine kıyasla daha gelişkin bir bölüm öyküsüne, yan karakter çeşitliliğine sahip.

**

Platformların bu sene yayınladığı komedi dizilerine yukarıda bahsettiğim iki çizgi hâkim... Bunların dışında "Leyla ile Mecnun" ve "Acans" kalıyor. "Acans", beyaz yakalı samimiyetsizliğini yenilikçi bir tavırla daha doğrusu eleştirel bir yaklaşımla ele almadığından ötürü hayli renksiz bir dizi. "Leyla ile Mecnun" ise yayınlandığı ilk dönem "yeni seyirci"yi yakalamış, platformlar henüz yayın hayatına başlamadan "platform dizisi" olarak anılmaya başlamış, "platforma (internete) pek yakışır" dedirten bir dizi ve bir taraftan da 90'lara özgü mahalle samimiyeti dizilerine bağlanabiliyor.

Toparlarsak 2021 güldürülerinde bireysel ağırlıklı öyküler sivriliyor ve muzip ortaklıklarda dahi tarafların bağımsızlaşma, var olma çabasını izliyoruz. Kalabalık kadrolu "Acans", "Adım Başı Kafe" ve "Leyla ile Mecnun" dizilerinde ise samimiyet-samimiyetsizlik ekseninde veriliyor kavga… Ne kavgası mı? Komik olma kavgası elbette!