10 Ekim katliamının 6'ncı yılında '2015'ten Bugüne Katliamlar ve Cezasızlık' paneli

10 Ekim Katliamı'nın 6’ncı yılında 2015’ten bugüne yaşanan süreci gazeteciler, vekiller, 10 Ekim aileleri ve hukukçular tartıştı. Panelin yanı sıra 10 Ekim kurbanları için bir de resim sergisi açıldı.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - IŞİD'in 10 Ekim 2015'te Ankara’da düzenlediği ve 103 kişinin öldüğü katliamın 6'ncı yılında, 10 Ekim Barış Derneği ve 10 Ekim Ankara Gar Katliamı Avukat Komisyonu, “2015’ten Bugüne Katliamlar ve Cezasızlık” panelini düzenledi. 

10 Ekim Katliamı ve sonrasında yaşananlar, IŞİD’in ortaya çıkışı, yargının tutumu gazeteci Özlem Akarsu Çelik’in moderasyonunu yaptığı iki oturumlu bir oturumla tartışıldı. Panele gazeteciler Fehim Taştekin, Hale Gönültaş, Hakkı Özdal, Gökçer Tahincioğlu, Alican Uludağ, milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Ahmet Şık, Mahmut Toğrul, Suruç, Diyarbakır ve 10 Ekim katliamlarının avukatları, yakınını kaybeden aileler ve saldırılardan yaralı kurtulanlar katıldı.

FEHİM TAŞTEKİN: TÜRKİYE’NİN IŞİD İLE MÜCADELESİ GERÇEK DEĞİL

2011’de Suriye’de başlayan savaş üzerine çalışmaları olan gazeteci Fehim Taştekin, konuşmasında IŞİD’i ortaya çıkaran dinamiklere, tarihsel alt yapısına ve bunda rolü olan uluslararası aktörlere değindi. Taştekin, Türkiye’nin Suriye savaşında aldığı pozisyonun Türkiye’de bulunan cihatçı ve selefi örgüt ve cemaatlerde hareketlenme yarattığının altını çizerek bir grubun da para, ganimet ve kadın için IŞİD’e katıldığını belirtti.

Taştekin, Türkiye’nin bugün IŞİD ile yürüttüğü mücadele konusundaysa şunları söyledi: Türkiye’nin IŞİD ile mücadelesi gerçek değil. Güvenlik unsurlarıyla IŞİD arasından zımni bir mutabakat var. Mutabakat şunu içeriyor: Barınmaya ve finansal transfere karşılık içeride eylem/saldırı yapmama. Yargıda IŞİD üyeleri etkin pişmanlık yasasıyla kolayca salınıyor. Önemli isimler tutuklandı ve bırakıldı. Geri kalanı tutuksuz yargılanıyor ya da çok az cezalarla salınıyor. Güvenlik birimlerinin IŞİD söz konusu olduğunda müsamahakâr olduğu görülüyor. IŞİD’in sahadaki yenilgisinden sonra en rahat çekildiği yer Türkiye. Dışarıda işlenen suçları kovuşturmayan bir yargı var. Buysa IŞİD içeride operasyona maruz kalsa da hareket ve barınma kabiliyetini yok etmiyor. Örneğin IŞİD kaçırdığı Ezidi kadınları Türkiye’de saklıyor.

HAKKI ÖZDAL: 10 EKİM TÜRKİYE İÇİN TARİHSEL BİR MOMENTTİR

Gazete Duvar Yazarı Hakkı Özdal konuşmacı olduğu ilk oturumda tarihsel dinamikleri, siyasal kırılmak süreçlerini dikkate alarak IŞİD ile iktidar arasındaki ilişkiyi aktardı. 10 Ekim’in Türkiye için tarihsel bir moment olduğunu ifade eden Özdal, o dönemin unsurlarının hem siyasi hem de idari olarak hala iktidarda olduğunu söyledi.

10 Ekim’in siyasetle ilişkisini ve buradaki gri alana dikkat çeken Özdal, durumu şu sözlerle aktardı: 10 Ekim Türkiye’de siyaset ve devletin pozisyon aldığı bir süreci yansıtır. 10 Ekim, Nisan veya Mayıs’ta başlayan bir sürecin, devletin zor yoluyla bir mecrada yürüme kararıydı. Bu devletin sadece iç değil, dış siyasete yöneliminin bir sonucuydu. Başta Suriye olmak üzere siyasal İslam ve ihvan aracılığıyla bölgesel güç olma hayali kurdular. Bu hayal akamete uğradı. 10 Ekim ölmekte olan bir canavarın can havliyle ömrünü uzatmak için etrafa zarar verdiği bir hamleydi. 10 Ekim bu ülkenin sendikaları meslek örgütlerine de bir saldırıdır. Türkiye toplumuna hiza verilmiştir. Türkiye kendine yeni yön çizecekse başta 10 Ekim olmak üzere bu dönemin suçlarını ifşa etmeli ve sorumluları yargılamaları buna engel olanlar da dahil olmalı.

HALE GÖNÜLTAŞ: IŞİD’İN FİNANSAL AKIŞINA MÜDALE EDİLMEDİ

IŞİDLİ kadınlar ve IŞİD’in kaçırdığı kadınlar ve çocuklara odaklanan haberlere imza atan Hale Gönültaş, konuşmasında özellikle Ankara’dan IŞİD’e olan katılımları, bunlarının nedenlerini ailelerle yaptığı görüşmeler üzerinden aktardı. IŞİD’e Türkiye’den katılımın yüksek olduğuna dikkat çeken Gönültaş, IŞİD’e katılanların ganimetten pay aldığını bu finansal akışa müdahale edilmediğini söyledi.

IŞİD’in Şengal Soykırımı sırasında pek çok kadın ve kız çocuğunu kaçırdığını aktaran Gönültaş derin internetten kurbanların satıldığını ve ailelerinin çocuklarını kurtardığını aktardı.

SEZGİN TANRIKULU: IŞİD AĞUSTOS 2015’E KADAR TERÖR LİSTESİNDE DEĞİLDİ

IŞİD ile mücadele konusunda hem yargı hem de parlamento deneyimlerini aktaran CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, IŞİD’in Türkiye’de uzun süre terör örgütü listesine alınmadığını ancak Niğde ve Diyarbakır Katliamları sonrasında Ağustos 2015’te Yargıtay kararıyla listeye alınabildiğini ifade etti. Hükümetin Suriye’de Esad’ın devrilmesi için IŞİD’i görmezden geldiğini aktaran Tanrıkulu, yargının katliamları gerçekleştiren IŞİD militanlarına hoş görü gösterdiğini ifade etti.

AHMET ŞIK: YARGI KENDİNİ İKTİDARIN MEVCUT POZİSYONUNA GÖRE AYARLADI

Gazeteci olarak acı olayların tanıklığının kendilerini yaraladığını ifade eden Türkiye İşçi Partisi Milletvekili Ahmet Şık, yargının siyasal iktidarın mevcut pozisyonu üzerinden kendini ayarladığı ifade etti. Şık 10 Ekim davasına ilişkin gözlerimi şöyle aktardı: Davayı izliyorum ve kahroluyorum. Kayıplara bile empati göstermeyen bir yargı pratiği var. Faillerden biri kamu görevlisiyse karşınıza bir duvar örülüyor. Bu iktidar yerinde durduğu sürece herhangi bir hesap soramayız, sadece bu değil. Diyarbakır katliamın, Berkin Elvan’ın Suriye’de yaşatılanın, Dilek Doğan’ın hesabı sorulamaz.

MAHMUT TOĞRUL: ANTEP’TEKİ ÖRGÜTLENME BİLİNİYORDU

IŞİD’in önemli yerleşim yerlerinden birinin Gaziantep olduğunu belirterek sözlerine başlayan HDP Gaziantep Milletvekili Mahmut Toğrul, IŞİD’in “Suriye’de Rakka neyse Türkiye’de Gaziantep odur” dediğini hatırlattı. Antep’te özellikle dernekler üzerinden IŞİD militanlarının örgütlendiğini ifade eden Toğrul 2016-2019 arasında Gaziantep’te 1100 olan dernek sayısının 1900’e çıktığını belirtti. Antep’te faaliyet gösteren Genç Ensar Derneği üyesi Ahmet Gümüş’ün Gar Katliamını gerçekleştirenlerden biri olduğunu anımsatan Toğrul bu derneğin katliamdan hemen sonra kapandığını aktardı.

Etkinlikte panelin yanı sıra 10 Ekim anması çerçevesinde Çağdaş Sanatlar Merkezi’nin girişinde saldırıda 10 Ekim kurbanlarına ithafen bir resim sergisi açıldı, çocuklar için atölyeler düzenledi.