YAZARLAR

Ben kimi izleyeyim?

Lucescu'nun yerli oyuncu azlığı konusundaki isyanına hak vermemek elde değil. Ama 2015'te konulmuş olan bu kuralı bilmiyormuşçasına gelmiş olması pek kabul edilebilir değil. Ve fakat bugün sahadaki yerli oyuncu sayısının azlığını düşünürsek, sorumlusu Kulüpler Birliği Vakfı'nı yöneten Göksel Gümüşdağ ve bu kuralı koyarken kulüplere yeterli altyapı kalkınması yönünde destek olmayan, baskı kurmayan TFF'dir.

"Müsabakalara ilk 11'de başlayan toplam 198 futbolcu içinde, altyapı eğitimini Türkiye'de alanların sayısı 47'de kaldı. Bu sezonun ilk haftasında teknik adamlar, 136 yabancı futbolcuya 11'de forma verdi. Yurt dışında yetişen ancak yerli statüsünde oynayan futbolculardan da sadece 15'i kendilerine ilk 11'de yer bulabildi. "Süper Lig'in birinci haftasından sonraki yerli yabancı sayısı muhasebesi yapılınca ortaya bu sonuç çıktı. Galatasaray maçını izlerken benim de aklıma gelen bir soru Mircea Lucescu'nun da aklına gelmiş. A Milli Takım'ın Teknik Direktörü Lucescu ilk hafta sonrası izlediği maçlardaki yerli oyuncu azlığından dolayı, "Ben kimi izleyeyim?" isyanını dile getirmiş.

Lucescu'nun Milli Takıma gelir gelmez ilk icraatı Barselona'ya gitmek oldu. Chapecoense ile oynanan dayanışma maçını izlemek ve Arda ile konuşmak için oradaydı. Birkaç gün sonra duyduk ki Milli Takım'a dönüşü için Arda'ya tüm kapılar açılmış, Arda'dan tek beklenen bir Instagram mesajıymış. Lucescu'nun gündemine aldığı bir diğer oyuncu da Emre Belözoğlu'ymuş. Emre'nin de 2018'deki Dünya Kupası yolunda tabii ki milli göreve açık olduğu haberini aldık. Dortmund'a yol alıp Nuri Şahin'le de görüştüğü bilgisini edindik.

Daha ligi izlemeden kafasında kurmuş olduğu bir kadronun olduğunu gösteriyor bu iletişimler. Ve fakat Lucescu'nun kendisinden sadece birkaç yaş küçük bir duayen gazeteci olan Bilal Meşe'ye saldırmış olan Arda Turan'ı, Çaykur Rizespor maçında taraftarla tartışıp gazeteci döven Emre Belözoğlu'nu tekrar Milli Takım'a katması da Lucescu'nun kazanmak için önemli prensipleri fazla göz önüne almadığına işaret ediyor. Futbolcunun, özellikle de Arda'nın ayağına gitmesi...

İzlemeden seçtiği ve verdiği mesaj belli olan kadro oyuncuları belli olan Lucescu'nun isyanına gerek kalmadan kendisine birkaç not iletmek gerek. Süper Lig'de oynatabileceği çok fazla oyuncu izleyememiş olabilir Rumen çalıştırıcı. Fakat AS Roma'nın sol açığı Cengiz Ünder'i, Villarreal'in forveti Enes Ünal'ı, Dortmund ve Inter arasında menajer mağduru olmadan kariyerine devam edebileceğini umduğum Emre Mor'u, Freiburg'un stoperi Çağlar Söyüncü'yü izlesin. Trabzonspor'da liseler arası şampiyon Yusuf Yazıcı'yı izlesin, 17 Yaş Altı Milli Takımı'ndan genç çocukları izlesin. Deniz Türüç'ü, Serdar Gürler'i izlesin. Lucescu kimi izleyeceğim diye isyan ediyormuş gibi gözükse de açıkladığı kadro önümüze gelince kimi izleyip izlemediğini görebileceğiz.

Yerli oyuncu azlığı konusundaki isyanına hak vermemek elde değil. Ama 2015'te konulmuş olan bu kuralı bilmiyormuşçasına gelmiş olması pek kabul edilebilir değil. Ve fakat bugün sahadaki yerli oyuncu sayısının azlığını düşünürsek, sorumlusu Kulüpler Birliği Vakfı'nı yöneten Göksel Gümüşdağ ve bu kuralı koyarken kulüplere yeterli altyapı kalkınması yönünde destek olmayan, baskı kurmayan TFF'dir.

Sahada yerli olsun ya da olmasın fark etmez, bu ülke her türlü pisliği yapmasına karşın hâlâ Emre ve Arda'ya muhtaçsa herkes oturup şapkasını önüne koymalı. Sahada milli takımda oynayabilecek sayıda oyuncu olması ülkenin futbol kalitesinin bir göstergesidir. Tribünlerin doluluk oranı da sahadaki futbolun kalitesini gösterir. İlk haftasında 3'te 1'i iç saha taraftarlarına kapalı, taraftara kapalı olmayanın da Galatasaray ve Trabzonspor maçları hariç sadece bir tanesi 5 bin kişiyi biraz aşabilen bir ligde ben kimi ve neyi izleyeyim?


Volkan Ağır Kimdir?

1987 İstanbul doğumlu. 2006 yılından bu yana blog yazıyor. 2008 yılında Cumhuriyet gazetesi Spor Servisi'nde muhabirliğe başladı. O günden bu yana yoğunlukla spor muhabirliği yapıyor. Serbest muhabir olarak 2014 yılında Dünya Kupası'nı Brezilya'da, 2015 yılında Copa America'yı Şili'de takip etti. 2011 yılından bu yana Açık Radyo'da her pazartesi günü 19.30'da Efektifpas isimli spor programını sunuyor. Gazete Duvar'da haftalık, zaman zaman da çeşitli yayınlara özel konularda haberler hazırlıyor. Zaman zaman da kendisine dokunan sosyal ve toplumsal olaylar hakkında da yazıları ve haberleri çeşitli medyalarda yayınlanıyor. 2016 Ekim ayından bu yana Almanya'da Köln'de yaşıyor.