Hamam böceklerine sinyal göndermek

Geçtiğimiz hafta yine havadan konuştuk. Uzaylıların ülkemizi istilası, kısa sürede sosyal medyada gündemin başına oturdu. Korkulan olmuştu!

Yıllardır dört koldan yolladığımız anlamlı, anlamsız ve çoğu da boş mesajlarla adeta mesaj manyağına çevirdiğimiz evren, sonunda intikamını alıyordu. Gece gece havada dörtlüleri yakmış UFO görüntüleri paylaşıldıkça necip milletimizde adrenalin tavan yaptı ama çok geçmeden mesele şükür ki tırt çıktı.

Meğer bir grup ergen, sivilceleriyle oynamaktan sıkılmış ve ilgi çekme evresini abartmış. Görüntüler düzmeceymiş.

Üç beş uyduruk görüntüyle, koca memleketin gündeminin belirlenebileceğini ispatlayıp, kör gözlere soktukları için ergenlerimize teşekkür ettik. Ardından kendi halimize, ölümlerimize, yanmalarımıza ve değerli yalnızlığımıza geri döndük.

Kaosa naçizane katkım olsun diye birkaç kelam etmek isterim.

Sorunun basit hali şu:

Uzaylılar gerçekten var mı?

Ufocu tayfaya sorsan, mum gibi var! Hem de birileri bu bilgiyi bizden, paraya sıkışmış arkadaşına yok çeken esnaf ağzıyla, ‘Olsa dükkân senin abi, lafı mı olur Allaseen!’ numarasıyla saklıyor.

Bunlar ufoları falan anlatırken, öyle senin benim gibi düz cümleler kurmuyorlar.

Konuya girişleri daha çok şöyle;

‘Bugün, dünya dışı zeki yaşam formlarını konuşucaaz!’

Böyle deyince, merkezi yerde düz ayak dükkan açmış, kampanyanın dibine vurmuş çılgın patron kafası gibi çabucak müşteri buluyorlar. Zeki yaşam formuna da ne çok ihtiyaç varmış, haberimiz yok!

Dünya dışı embesiller dese kimse ilgilenmez zaten. Bizim embesiller bize yeter deyip burun kıvırabiliriz diye endişe etmiş olmalılar. Reyting mantığıyla kurulmuş bu cümlenin zamanla daha da çekici kılınacağından eminim.

‘Dünya dışı zeki ve seksi yaşam formları’ gibi…

‘Dünya dışı zeki, çevik ve seksi yaşam formları’ gibi…

‘Dünya dışı zeki, çevik, seksi ve evrene kazık çakmış yaşam formları!’ gibi…

İzleyip göreceğiz...

Dünya içi demiyorlar. ‘Zeki bir form olsa niye dünyada olsun ki zaten?’ demeye getiriyorlar. Biz bizi biliriz mealinde konuşuyorlar. ‘Bugünkü aklım olsa memleketi terk ederdim!’ kafası bu. Aklı arttıkça göç eden, aydınlanma ile göçme arasında pozitif korelasyon kuran kafa işte bu!

Sonra cümleleri şöyle devam ediyor:

‘Peki, evrende yalnız mıyız?’

Sanki koskoca evren, her bi yanını gezip görmüşüz de çeşit yok diye bizi kesmemiş gibi.

- Sabah Satürn'e uğradım abi, in cin kutu kutu pense oynuyo halkaların üstünde, sıkıntıdan geberdim yeminle! İnsanın evi gibisi yok valla!

- Hiç sorma, ben de maaşı Jüpiter meydan şubeden çekiyorum ama kulak asma, hiç tadı tuzu yok. Maaş kuyruğunda hep bizim tipler. Git gele değmiyor canım!

diyen var mı?

Bir de neymiş, bunlar bizimle iletişime geçiyorlarmış, sinyal yolluyorlarmış falan. Zeki olduklarına emin miyiz? Neye bulaştıklarının farkında olmayacak kadar mı zekiler yani? Zerre aklı olan bulaşmaz bence dünya işlerine!

Yok efendim bizim gelişmemiz, daha yüksek yaşam formlarına evrilmemiz için yapıyorlarmış bu sinyal gönderme işini! Bazen böyle iyi niyetli olabiliyoruz insan türü olarak. Saf bi damarımız var. Ama saçma tabi. Yahu düşün bi kere! Biz kendimizden daha aşağıdaki yaşam formlarına sinyal yolluyor muyuz ki uzaydaki var sandığımız bizden daha zeki formlar da bize sinyal yollasın?

Biz diyorum hani… Durup durup, hamam böceklerine sinyal yolluyor muyuz mesela?

‘Zavallı hamam böcekleri hiç değilse fare kıvamına gelsin, yazık la!’ diyen var mı?

Kendine bilim adamı diyen bir grup bu işlerle uğraşsa misal. Tüyü bitmemiş yetimin malını, devletin beytül malını böyle bir amaca sarf etseler celallenmez miyiz?

Ya da hangi siyasi partinin seçim propagandası olur bu işler? Meydanlarda şöyle bir konuşma duyma ihtimalimiz var mı?

‘Seçim bildirgemizde net olarak ifade ettiğimiz gibiii... İktidara gelirseek... Benim cefakar hamam böceklerimiin... Benim çilekeş hamam böceklerimiiin... Yaşam standardını.... İvedilikle en az fareler düzeyine çekmek içiiin... İlk yüz gündeee… Sinyalse sinyaal, mesajsa mesaaj... '

Madem biz bu kıt aklımızla böyle saçmalıklar yapmıyoruz, daha zeki ve çevik varlıklar bu işlere niye kafa yorsun?

Hamam böcekleri arasında da biz insan evladıyla ilgili, onlara sinyal falan yolladığımıza kafası yatan yoktur. Benim bildiğim hamam böcekleri bu işlerle uğraşmaz. En azından aklı başında hamam böceğine, hamam böceği gibi hamam böceğine yakışmaz böyle lüzumsuz fanteziler peşinde koşmak. Hayal kırıklığı yaşar mıyım, onu da bilmiyorum. Dünyanın çivisi çıkmış zaten, kime güveneceğimizi de şaşırdık!

O değil de biz bunları konuşurken yine sigaraya ve içkiye zam yaptı bizimkiler. Bence devlet depresyonda. Kendini iyice içkiye ve sigaraya verdi! Çevresi bozdu herhâlde, kiminle geziyor bu çocuk?

Garip gurebayla dayanışan yanımın teklifi şu:

Sosyal içiciler hariç, harbi keşlerimizin SGK prim borçları silinsin ya da bi yerden sonra emekli sayılsın bu arkadaşlar. Devlete katkılarından ötürü evrende değilse bile memlekette yalnız olmadıkları bilinsin.

Fırsatçı damarımsa bir kaç karton stoklayıp 2023 civarı piyasaya sürmeyi hesaplıyor. Büyük devlette fukaralık çekmeyeyim bari!4

Öyle diyen yanım da var, böyle diyen de. Belki de önce iç barışımı sağlamalıyım?