'En büyük hırsızlıklar imardan geliyor'

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, ortalıkta dolaşan imar hikayelerinin çok rahatsız edici olduğunu belirterek, "“Cumhurbaşkanımıza ve başbakanımıza ilettik. En büyük hırsızlıklar, kötülükler, belalar imardan geliyor” dedi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - Trilyonlarla ifade edilen imar rantı itirafına Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki de katıldı. Belediyelere yönelik en önemli şikayet konusunun imar uygulamaları olduğunu anlatan Özhaseki, belediyelerin bu nedenle üçüncü bir denetime ihtiyacı olduğunu ifade etti. Bu denetim yetkisini bakanlığına isteyen Özhaseki, “Ortalıkta dolaşan imar hikayeleri, o kadar rahatsız edici ki hepimizin içini döndürüyor. Bu müthiş bir sıkıntı. Adalet duygusunu da sarsıyor” dedi.

Hürriyet'ten Nuran Babacan'ın haberine göre, Özhaseki, TBMM’deki sohbetinde, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın özellikle belediye uygulamaları konusunda açtığı başlığın anımsatılması üzerine değerlendirmeler yaptı. Özhaseki, bazı belediyelerin imar kararlarına yönelik iddialar için şunları söyledi:

HEPİMİZİN İÇİNİ DÖNDÜRÜYOR

Anayasadan kaynaklanan hükümden dolayı belediyeler İçişleri Bakanlığı’na bağlı. Fakat onların parasını biz gönderiyoruz. Kredi talepleri, değişik fonlardan kaynak istediklerinde bize geliyorlar. İmarla ilgili düzenlemeleri de biz yapıyoruz. Türkiye’de şu anda belediyeler konusundan vatandaşın en çok şikayet ettiği konu imar. Kimse temizlikten, parklardan, çöp toplanmasından uzun boylu bir şikayet etmiyor. Fakat ortalıkta dolaşan imar hikayeleri o kadar rahatsız edici ki, hepimizin içini döndürüyor. Bu müthiş bir sıkıntı. Adalet duygusunu da sarsıyor. İnsanlar arasındaki bu dedikodular belediyelere yönelik güveni de sarsıyor.”

6 AYLIK PLAN

Bunların engellenmesi konusunda görüşlerimi cumhurbaşkanına ve başbakana ilettim. İmar uygulamaları açısından ayrıca denetlenmesi lazım. Denetimi biz yapabiliriz. Önümüzdeki günlerde Cumhurbaşkanı’na sunacağımız 6 aylık planda belediyelerle ilişkilerimiz de olacak. 21 sene belediye başkanlığı yaptım. Sayıştay ve İçişleri Bakanlığı denetler belediyeleri. Bazen Sayıştay öyle abartır ki, denetim işkenceye dönebilir. Ama buna rağmen denetlemeli, itirazımız yok. Diğeri de İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişlerinin yaptığı denetimdir. Belli aralıklarla bu denetim yapılır. Onlar işlemlere bakarlar.

Denetimlerde imarla ilgili şikayetler mülkiye müfettişlerinin ihtisasları imar olmadığı için ya bakanlığın ya da valiliğin bilirkişi listesindeki mimarlara veya mühendislere yollanıyor. Bir şehirde siz belediyeyi, o şehrin bilirkişisine gönderiyorsunuz. Akşama kadar birlikte olan adamlara gönderiyorsunuz yani. O raporlarda da suçlayıcı bir şey olmuyor. Dolayısıyla o rapora göre hareket ediliyor. Yani belediyelerin üçüncü bir denetime ihtiyacı var. Böyle olursa imar sıkıntısı da gündeme gelmez. En büyük hırsızlıklar, kötülükler, belalar imardan geliyor. O imarın bir an önce denetim altına alınması lazım.