Saldırıya uğrayan göçmen kadının ifadesi ülkesinde alınacak

Ugandalı ikiz kız kardeşler Violeta Nantaba ve Beatrice Babirye davasının 3'üncü duruşması görüldü. Mahkeme heyeti, Beatrice Babirye’nin ifadesinin Uganda'da alınmasına karar verdi ve duruşmayı 12 Temmuz 2017 tarihine erteledi.

Google Haberlere Abone ol

DUVAR - İstanbul’da yaşadığı evde öldürülen Ugandalı Violet Nantaba’nın katil zanlılarının yargılandığı davanın 3’üncü duruşması Çağlayan Adliyesi’nde görüldü. Sanık Kanan Rafiyev ve Sunay Hasanov'un tutukluluğunun devamına ve Uganda’da bulunan Beatrice Babirye’nin ifadesinin alınmasına karar verildi. Davaya 12 Temmuz 2017 tarihinde devam edilecek.

Nantaba'yı öldüren Hasanov'un avukatı, müvekkilinin ifadesinin bir tercüman eşliğinde yeniden alınmasını talep etti. Bunun üzerine Babirye'nin avukatları söz alarak, her iki sanığın da çok iyi Türkçe konuştuğunu ve bu talebin mahkemenin uzatılmasına yönelik olduğunu ifade etti. Mahkeme heyeti, Hasanov'un avukatının talebini gereksiz görerek reddetti.

MAHKEME HEYETİ: YENİ BİR İNCELEMEYE GEREK YOK

Sanık Hasanov'un avukatının, bir başka talebi ise olay yeri incelemesinin tekrarlanması oldu. Babirye'nin avukatlarından Perihan Meşeli söz aldı ve olay yeri inceleme tutanağında tüm delillerin yer aldığını ve incelemenin tekrar edilmesinin gereksiz olduğunu ifade etti. Mahkeme heyeti, olay yeri inceleme tutanağının yeterli kanıtları içerdiğini ifade ederek, sanık Hasanov'un avukatından gelen talebi reddetti.

AVUKATLAR SORU HAZIRLAYIP UGANDA’YA GÖNDERECEK

Türkiye’ye gelemeyen Babirye'nin ifadesi, tercüman eşliğinde Uganda’daki adresinde alınacak. Hem sanıkların hem de Babirye'nin avukatları, Babirye'ye yöneltilmek üzere soru hazırlayıp mahkeme heyetine sunacak. Babirye, Uganda’da ifade verirken bu soruları da yanıtlayacak. Davanın avukatlarından Perihan Meşeli, bunun usulen bir işlem olduğunu belirtiyor ve işlem tamamlandıktan sonra sanıkların ceza almasını beklediklerini söylüyor.

Sanık Hasanov, 'suçu gizleme veya suçun delillerini gizleme ve yakalanmamak amacıyla öldürme' suçlarından hakim karşısına çıkıyor. Diğer tutuklu sanık ise 'suçun delillerini gizlemek amacıyla öldürme, nitelikli cinsel saldırı ve yaralama' suçlarından yargılanıyor.

SANIKLAR SUÇLARINI KABUL ETMİŞTİ

Meşeli her iki sanığın da karakol ifadelerinde suçlarını kabul ettiğini yineledi ve şunları söyledi: “Hiçbir kadın özellikle de seks işçiliği yapan bir kadın durup dururken tecavüze uğradığı gibi bir şey söylemez. Böyle bir durumda polisle muhatap olmak zorunda kalır, ki bu özellikle göçmen kadınların istemediği bir şey.”

NE OLMUŞTU?

İkiz kız kardeşler Violet Nantaba ve Beatrice Babirye, Uganda’da kuaförlük yapıyordu. İşsizlik sebebiyle dükkanlarını kapatıp kuaförlük yapmak için Türkiye'ye geldiler. İstanbul'da işler bekledikleri gibi gitmeyince seks işçiliği yapmaya başladılar. Nantaba, 31 Ağustos 2016 gecesi kendisiyle birlikte olmak için İstanbul Aksaray’daki evine gelen sanıklar Kanan Rafiyev ve Sunay Hasanov tarafından cinsel ve fiziksel şiddete uğrayarak öldürüldü. Kız kardeşi Babirye ise aynı saldırganlar tarafından şiddete maruz kalarak hastaneye kaldırıldı. Babirye, tedavi gördüğü hastaneden gözaltına alındı ve Türkiye’nin imzaladığı İstanbul Sözleşmesi’nde yer alan 'cinsel şiddete uğrayan göçmen kadınlara sığınma hakkı tanınması' hükmüne rağmen sınır dışı edildi. Davanın avukatları tarafından Babirye’nin Türkiye’ye yasal olarak girebilmesi için idari başvuru yapıldı; fakat sonuç alınamadı.

Davanın 23 Şubat 2017’de görülen ikinci duruşmasında, Babirye’nin duruşmalara katılmak üzere Türkiye’ye gelmesinin hukuki boyutunun araştırılması talep edildi. Avukatların bu talebi, idari işlem olduğu gerekçesiyle mahkeme tarafından reddedildi.

ŞİDDET NEDEN GÖÇMEN KADINLARI HEDEF ALIYOR?

Kadın örgütleri tarafından takip edilen davada, göçmen kadınları hedef alan saldırıların bir tesadüf olmadığı vurgulanıyor. Ülkesindeki zor koşullar sebebiyle Türkiye'ye gelen kadınlar, cinsiyet ayrımcılığına ve ırkçılığa maruz kalıyor. Türkiye'de oturma ve çalışma iznine erişimi oldukça sınırlı olan göçmen kadınlar, güvencesiz bir hayat sürmek zorunda bırakılıyor. Uğradıkları haksızlığa ve şiddete rağmen; statüleri yasalarla korunmadığı için hak arayamıyor ve çoğu zaman suçlu duruma düşüyor.

Ugandalı başka bir göçmen kadın Jesca Nankabirva, 2014 yılında Enver Dursun tarafından öldürmüştü. Kadın örgütleri davaya müdahil olmuş ve sanık Enver Dursun 25 yıl ceza almıştı. Kadın örgütleri, Nantaba ve Babirye'nin davasının da takipçisi olacaklarını yineliyor ve tüm kadınları dayanışmaya çağırıyor. (HABER MERKEZİ)